“Uyuşturucudan kurtulmanın en iyi yolu Kur’an’la tanışmak”

“Uyuşturucudan kurtulmanın en iyi yolu Kur’an’la tanışmak”

Madde bağımlılığından kurtulmak için defalarca tedavi olmasına rağmen uyuşturucudan bir türlü kurtulamadığını söyleyen genç, Kur’an ile tanıştıktan sonra hayatının değiştiğini söyledi.

Uyuşturucu ve madde bağımlılığından kurtulmak için defalarca tedavi merkezlerinde tedavi olmasına rağmen uyuşturucudan bir türlü kurtulamadığını söyleyen Gaziantep’te yaşayan M.A. adlı bir genç, bağımlılıktan kurtulmanın en iyi yolunun Kur’an ve Müslüman şahsiyetli insanlarla tanışmak olduğunu söyledi.

Türkiye’de giderek artış gösteren madde bağımlılığı toplumu tehdit etmeye devam ediyor. Toplumda giderek yaygınlaşan madde kullanımının çok küçük yaşlara kadar inmesi, tehlikenin geldiği boyutu da gözler önüne seriyor. Uyuşturucu madde kullanımının özellikle varoşlarda yaygınlaşması ise dikkat çekiyor.

Halk arasında 'Torbacı' olarak tabir edilen uyuşturucu tacirleri, manevi boşluk içindeki gençleri hedef alıyor. Uyuşturucu illetinin tuzağına düşen gençler, yeni arkadaş çevresiyle bataklığa her geçen gün daha fazla saplanıyor.

Çocukluk yıllarında yakın arkadaşlarının aracılığıyla alıştığı madde bağımlılığından yıllar sonra camiye giden gençlerin çabaları sonucu tövbe ederek uyuşturucu illetini terk ettiğini belirten M. A. (25) adlı genç, madde bağımlılarının uyuşturucudan kurtulabilmesi için açılan tedavi merkezlerinin bağımlıları uyuşturucu batağından kurtarmada yetersiz kaldığını ileri sürdü.

Uzun yıllar madde bağımlısı olduğunu belirten M. A. madde bağımlılarının büyük bir bölümünün yakın arkadaşları aracılığıyla bu alışkanlığı edindiklerini ve uyuşturucu satıcılarının daha çok manevi boşluk içerisinde olan gençleri hedef aldığını söyledi.

Arkadaş çevresi ve özentiyle başladığı madde bağımlılığından Kur'an okuyan, camiye giden gençlerin çabaları sonucu kurtulduğunu belirten M.A, uyuşturucu maddelerin mahalle aralarındaki iş yeri görünümlü yerlerde satıldığına dikkat çekti.

Uyuşturucu kullanımına başladığı andan itibaren ailesiyle sorunlar yaşadığını dile getiren M.A, madde bağımlısı olduğu dönemlerde yaşayan bir ölüden farksız olduğunu söyleyerek, uyuşturucu kullanımına nasıl başladığını ve nasıl kurtulduğunu İLKHA’ya anlattı.

Uyuşturucu kullanımının kırsal semtlerde daha yaygın olduğunu belirten M.A, “Benim uyuşturucuya başlamam ikamet ettiğim semtten kaynaklı. Benim ikamet ettiğim semtte uyuşturucu kullanımı çok yaygındır.  İkamet ettiğimiz mahallede hemen hemen herkes uyuşturucu kullanıyor. Uyuşturucuya çevremizdeki insanlar ve arkadaşlarımızın vesilesi ile bu tür maddelere itildik. Biz de parka indiğimiz zaman veya mahallede her hangi bir yere gittiğimiz zaman, uyuşturucu kullananları görüyorduk. Gördüğümüz için de zamanla biz de bu şekilde uyuşturucuya alıştık. Çevremizdekiler uyuşturucu denilen illeti kullandığı için doğal olarak biz gençler de bu tuzağa düşüyoruz.” dedi.

Uyuşturucu bataklığına düşen gençlerin çoğunun, içine düştükleri tehlikenin farkında olmadığını, bu bataklıktan kurtulmak isteyen bir çok kişinin olduğunu belirten M. A., gençleri uyuşturucuya iten sebeplerle ve uyuşturucu madde satıcıları ile  ciddi anlamda mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.

Uyuşturucunun hemen hemen her yerde satıldığını belirten M.A, “Uyuşturucu mahalle aralarında çok rahat bir şekilde satılıyor. Genellikle de park köşelerinde açık bir şekilde satıyorlar. İşyeri görünümlü bazı dükkanlar var. Telefoncu, bilardo salonu ve kahvehane gibi dıştan işyeri görünümlü yerler, ancak diğer taraftan her türlü uyuşturucu maddeyi rahatlıkla satabiliyorlar Ben kendim de uyuşturucu kullandığım zamanlarda mahallemizde bulunan her hangi bir dükkanda çok rahatlıkla uyuşturucuya ulaşabiliyordum. Kuşçu kahvesi, kahvehane, internet kafe, ve telefoncu dükkanı gibi bu şekilde işyeri görünümlü işletmelerde uyuşturucu satıyorlardı.” ifadelerini kullandı.

“Uyuşturucu özellikle PKK tarafından mahallere getiriliyor”

Bazı uyuşturucu satıcılarının PKK’li ya da  PKK sempatizanları olduğunu belirten M.A, “Benim bildiğim bu işi yapanlar bu işin tacirleriydi. Bunlara da uyuşturucular belli yerlerden geliyordu. Özellikle PKK tarafından mahallere getiriliyordu. Onlara yüklü miktarlarda getiriyorlardı. Torbacı denilen kişiler de onlardan alıyordu. Ondan sonra rahat bir şekilde satıyorlar. Gayet açık bir şekilde mahalle aralarında uyuşturucu satıyorlardı. Büyük satıcılar ise gizli yerlerde bunu satıyorlardı. Vatan, Çıksorut, Hacıbaba ve Karşıyaka gibi özellikle kırsal semtlerde satıyorlardı. Özellikle Vatan ve Çıksorut mahallelrrinin bazı bölgelerinde PKK’nin yoğun olduğu bölgeler var. Bunlar yüklü olarak getirdikleri uyuşturucuları hep burada satıyorlar. Zaten satıcılar pek uğraşmıyorlar. Aracı olanlar gidip onları bulup rahat bir şekilde alıp satıyorlar.” şeklinde konuştu.

Uyuşturucu satıcılarının hedef kitlesi gençler olduğuna dikkat çeken M.A, uyuşturucu tacirlerinin daha çok manevi boşluk içerisinde olan gençleri hedef aldığının altını çizerek şöyle devam etti:

“Gençleri bir şekilde uyuşturucu kullanımına alıştırıyorlar. Günümüzde özellikle çok yaygın olan ‘ateş buz’ denilen uyuşturucu maddedir. Bir kişi bir-iki kullanımından sonra istemese de artık kullanmaya başlıyor. Uyuşturucu bataklığına düştükten sonra da mecburen uyuşturucu almak zorunda kalıyorlar. Son zamanlarda hırsızlıkların çoğalmasının da nedeni budur. Uyuşturucu kullanan kişi çalışmadığı ve parası olmadığı için hırsızlık yapıyor. Bu şekilde çaldığı para ile gidip uyuşturucu alıyor. Yani uyuşturucuyu şu anda bulmak gayet çok rahat, isteyen istediği noktada uyuşturucuyu temin edebiliyor.”

“Uyuşturucudan kurtulmanın en iyi yolu Kur’an-ı Kerim’le ve Müslüman şahsiyetli insanlarla tanışmak”

Hiç kimsenin bu bataklığa düşmek istemediğinin altını çizen M.A, uyuşturucu ile mücadelede daha çok çaba gösterilmesi gerektiğini belirterek, uyuşturucudan kurtulmanın en iyi yolunun Kur’an-ı Kerim ile ve Müslüman şahsiyetli insanlarla tanışmak, onlarla birlikte olmak ve içinde olduğu ortamı tamamıyla değiştirmek olduğunu kaydetti.

Uyuşturucu kullanımından dolayı hayatını kaybedenlerin de olduğunu ifade eden M. A, “Uyuşturucu kullananlardan hiç biri hayatlarından memnun değil. Keyif için kullanalar var. Ama genel itibariyle hiç kimse uyuşturucu kullanmaktan memnun değil. Ben kendim de kullandığım dönemlerde uyuşturucu kullanmadan memnun değildim. Bağımlılık olduğu için kişi kendisini belli bir süreden sonra mecbur hissediyor. Uyuşturucudan kurtulmak için en iyi yol, Müslüman şahsiyetli insanlarla tanışmak, onlarla birlikte olmak ve ortamını tamamıyla değiştirmektir.  İnsan bu tür güzel insanlarla tanıştığı zaman camiye gidiyor, Kur’an okuyor, İslami ilim tahsil ediyor. Kişi bunu yaptığı zaman da ister istemez uyuşturucudan uzaklaşıyor.” diye konuştu.

“Tedavi merkezlerinin gençlerin üzerinde bir tesiri yok”

Tedavi merkezlerinin bağımlıları uyuşturucu batağından kurtarmada yetersiz kaldığını ileri süren M.A, tedavi merkezlerine tedavi için giden bağımlıların, tam tersine bağımlı olduğunu ve merkezde tanıştığı uyuşturucu satıcılarının tuzağına düşerek uyuşturucu ticaretine başlayanların dahi olduğunu iddia etti.

Tedavi merkezlerinin gençlerin üzerinde bir tesiri olmadığını da kaydeden M.A, arkadaş çevresi ve özentiyle başladığı madde bağımlılığından camiye giden gençlerin çabaları sonucu kurtulduğunu söyleyerek şunları kaydetti:

“Aileler, çocuklarını Müslüman şahsiyetli insanlara teslim etseler, uyuşturucu diye bir sorun kalmaz.”

“Uyuşturucudan kurtulmak isteyenler AMATEM’lere gidiyorlar. Fakat kişi orada daha farklı ortamlara bulaşıyor. Kişi tedavi olmak için gidiyor. Orada daha farklı kişilerle tanışıyor. Daha önce hiç tanımadığı insanlarla orada tanışıyor. Maalesef bu yolla insanlar artık uyuşturucu ticaretine başlıyor. Bu hususta çevre ediniyor. Tedavi sürecinde AMATEM’lerin faydası hiç olmuyor. Tedavi merkezlerinin bana göre hiçbir faktörü yoktur. Gençlerin üzerinde bir tesiri yoktur. Bunun tek tedavisi gerçekten Müslüman gençlerle ve insanlarla tanışmaktır. Aileler de bu yönde kendi çocuklarına bu yolu telkin etmeleri ve yönlendirmeleri lazım. Çocuklarını Müslüman şahsiyetli insanlara teslim etmeleri lazım. AMATEM yerine aileler, çocuklarını Müslüman şahsiyetli insanlara teslim etseler, uyuşturucu diye bir sorun kalmaz.”

Madde bağımlılığından kurtulmak için defalarca tedavi merkezlerinde tedavi olduğu halde bir türlü uyuşturucudan kurtulamadığını söyleyen M.A, en büyük tedavinin Kur’an-ı Kerim olduğuna dikkat çekti.

“Tedavim Kur’an oldu, hayatımda yeni bir sayfa açtım

Tedavi için gittikleri tedavi merkezilerindeki ilaç tedavisinin hiçbir yararı olmadığını, bu ilaçların da ilaç bağımlılığı yaptığını belirten M.A, AMATEM ve diğer tedavi merkezlerinin kendisine bir faydasının da olmadığını kaydederek, şunları anlattı:

“Ben uyuşturucudan kurtulmak için tedavi olmaya gittim. Ama tedavinin bana hiçbir faydası olmadı. Hatta tedavi merkezinde daha farklı insanlarla tanıştım. Tedaviden çıkarken bile uyuşturucu kullanan kişiler de gördüm. Hatta yanımdaki bir arkadaşım da aynı şekilde çıkar çıkmaz uyuşturucu kullanmaya başladı. Benim daha önceleri tanıdığım Müslüman şahsiyetli arkadaşlarım vardı. Onlarla tanıştım. Allah razı olsun, onların vesilesi ile ben uyuşturucudan kurtuldum. Tedavim de Kur’an oldu. AMATEM ve diğer tedavi merkezlerinin bana hiçbir etkisi olmuyordu. Kişi uyuşturucu kullandığı için zaten dünyadan bezmiştir. Dünyadan bezmiş bir kişiye de dünyayı sevdirmeyi gayet boş olarak görüyorum. Ama insanlara gerçekten İslam ve Kur’an sevgisi verildiği zaman, bu kişinin kalbinde yer edebiliyor. Ben bu şekilde uyuşturucudan kurtuldum. Allah’a çok şükür şu an tamamıyla o hayattan uzağım. Hayatımda yeni bir sayfa açtım.”

Uyuşturucudan kurtulmak isteyenlerin öncelikle eski ortamlarını terk etmeleri ve hayatlarında da yeni bir sayfa açmaları tavsiyesinde bulunan M.A, gençleri ve çocukları kötülüklere karşı bilinçlendirmenin önemine değinerek  şunları kaydetti:

“Ailem, akrabalarım ve komşularım benim önceki hayatımdan son derece rahatsızdı. Hatta arkadaşlarımın aileleri ‘bununla gezmeyin, sende bunun gibi olursun’ şeklinde çocuklarına telkinlerde bulunuyorlardı. Ama şu an ise ailem benden son derece memnundur. Daha önce çocuklarını benimle gezmemeleri için uyaran aileler, ‘benim oğlum da seninle gezsin, bizim oğlumuz da senin gittiğin ortamlara gidip uyuşturucudan kurtulsun’ diyorlar. Gerçekten çevre çok önemlidir. Uyuşturucudan kurtulmak isteyenler, öncelikle eski ortamlarını terk etmeleri ve hayatlarında yeni bir sayfa açmaları gerekiyor.”

“Polisler madde bağımlısı olan bazı arkadaşları muhbirleştirmeye çalıştı”

Polislerin, madde bağımlısı olan bazı arkadaşlarını muhbirleştirmeye çalıştıklarını iddia eden M.A, “Uyuşturucu ile mücadele ediliyor. Ama kesin çözümler yoktur. Bazı polisler gayet çok iyi biliyorlar, hatta bazı polisler bunlara yol veriyorlar. Hatta bazı uyuşturucu kullananlara ‘muhbirlik yap, onları yakalat bu işi sadece sen yap’ diye muhbirlik teklif edilen kişileri de tanıyorum. Buna bir kesin çözüm lazım. Bugün 50-100 kişiyi alıyorlar, fakat yerlerine tekrar başkaları bu işi yapmaya başlıyor. Bana göre uyuşturucu kullananlardan ziyade, getirenleri ve gençlere satanları bulamaları lazım.” dedi.

Uyuşturucu kullanımının zamanla kişilik bozukluğuna da neden olduğunu belirten M.A, bu konuda da ailelere büyük görevler düştüğünü söyleyerek, uyuşturucu bataklığında olan gençlere son olarak şu tavsiyelerde bulundu:

“Buradan ben gençlere sesleniyorum: Uyuşturucudan kurtulmak için çevrenizi değiştirin. Uyuşturucu illeti insanın hem dünyasını hem de ahretini yakar. Uyuşturucu illetinden de bir an önce uzaklaşın ve Müslüman şahsiyetli insanlarla tanışın, camilere, İslami STK’lara gidin, Kur’an’ı öğrenip okuyun. Allah’ın dininin konuşulduğu yerlerde bulunun, bu illetten kurtulun.” (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)


















 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.