Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zor: 100 insandan 82’si yoksulluk sınırının altında
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Zor, Batman’da ulusal ve yerel basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasında Türkiye’nin eğitim, sağlık ve ekonomi konularına değinen Zor, bunların şu an ülkenin en önemli gündem maddeleri olduğuna işaret etti.
Türkiye’de öğrenci sayısının 18 milyon, derslik sayısının ise 732 bin dolaylarında olduğunu aktaran Zor, öğretmen sayısının da bir milyon 112 bin dolaylarında olduğunu, bunların 103 bin tanesinin sözleşmeli öğretmen olduğunu belirtti.
“Gençlerimizin yurtlarla ilgili problemleri çözülmüş değil”
Türkiye’nin kurulduğu günden bugüne bir şeye henüz karar veremediğini ifade eden Zor, “Henüz daha yerli ve milli müfredat oluşturulamadığından dolayı insanımız bir şekilde alacakaranlık kuşağına terk edilmiştir. Yükseköğretimde başladığından dolayı bunun en acı tecrübelerini KYK’da (Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü) yaşamaktayız. Yükseköğretimde 8 milyona yakın bir öğrencimiz var. Bu gençlerimiz gittikleri her yerden barınacak yurtlar, evler aramakta. Evler almış başını gidiyor, kira fiyatları çok yüksek. Yurtta bulamıyorlar, haliyle 752 bin yataklı KYK’da buna bir çözüm üretemiyor. Bu gençlerimizin yurtlarla ilgili problemleri henüz çözülmüş değil.” dedi.
“Halen Amerikan eğitim sistemine tabiyiz”
“Halen biz 27 Aralık 1969 tarihli Fulbright Eğitim Sistemine, Amerikan eğitim sistemine tabiyiz” diyen Zor, “Buradan çıkan nesillerse bu topraklara dönük değerlere yabancı gibi kalıyorlar. Gençlerimizin bugün Z kuşağının özellikleri sıralandığı zaman seküler bir yaşam tarzı, bencillik, kendini öne sürme gibi kaideler bugün anketlerde karşımıza çıkmaktadır. Devlet olarak biz bugün nasıl bir nesil yetiştirmemiz gerektiğinin hesabını yapmalıyız.” diye konuştu.
“Bu gerçekten büyük bir zulüm”
Dayatmacı bir anlayışa karşı olduklarını, aşı yapıp yapmamada herkesin özgür olması gerektiğini vurgulayan Zor, şöyle devam etti:
“İsteyen insan gitsin aşısını olsun. Ama aşı olmak istemeyen insanlara da zoraki aşı olacaksınız diye bir dayatma yapılmasın diyoruz. Sabahtan buraya geldik. Her 48 saatte bir PCR testi veriyoruz. Büyük bir zulüm bu. Şimdi eğitim-öğretimde, diğer meslek gruplarında 48 saatte bir PCR testine tabi tutulacaklar. Bu gerçekten büyük bir zulüm. Aşı yapmak istemeyenlere dönük bu şekilde bir baskı ve uygulamayı çok da doğru bulmuyoruz.”
Konuşmasında ülke ekonomisine de değinen Zor, Türkiye’de şu an itibariyle asgari ücretin 2 bin 825, açlık sınırının 2 bin 900 ve yoksulluk sınırının ise 9 bin 500 lira olduğunu söyledi.
“Eve ekmek götüremeyen bir baba nasıl tebessüm edebilsin”
Türkiye’de memur, işçi kesimi dahil insanların yüzde 82’sinin yoksulluk sınırının altında olduğuna dikkat çeken Zor, sözlerine şöyle devam etti:
“Yani 100 insandan 82’si yoksulluk sınırının altında. Bunlardan belirli sabit bir işi olan insanlardan bahsediyorum, 40-45 arası açlık sınırının altında. Böyle bir sosyoekonomik yapıdaki insanlardan siz barış ve huzur bekleyebilir misiniz? Siz insanların tebessümlü bir şekilde güne başlamasını bekleyebilir misiniz? Eve ekmek götüremeyen bir babanın tebessüm etme hakkını ona veriyor musun ki o insan tebessüm edebilsin."
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.