40 yıldır tencere ve çaydanlık tamir ederek ailesinin geçimini sağlıyor
Gaziantep’te tencere, tava ve çaydanlık tamiri yaparak ailesinin geçimini sağlayan 55 yaşındaki Cengiz Azak, 40 yıldır mesleğini severek sürdürüyor.
Çocukluk döneminde bir bakırcı ustasının yanında çırak olarak mesleğe başlayan Azak, askere gidip geldikten sonra ise kendi işyerini kurdu.
40 yıldan beri Karşıyaka Eydibaba Mahalesi’ndeki dükkanında hizmet veren ve mesleğe 16 yaşında bakır işleme sanatı ile başlayan Azak, evlerdeki paslanmış, dibi kireç tutmuş, kırılmış tencere, tava ve çaydanlıkları tamir ediyor.
Emekli olmasına rağmen emek, sevgi ve azimle ömrünü adadığı mesleğini hiç ara vermeden devam ettiren Azak, tencere, tava ve çaydanlık tamirinin yanı sıra küçük ev aletlerinin yedek parçalarını da satıyor.
Yıllardır ailesinin geçimini sağlamanın mücadelesini veren Azak, paslanmış, kırılmış tencere, tava ve çaydanlıkları tamir ederek rızkını helal yoldan kazanmanın sevincini yaşıyor.
Müşterileri ve çevresi tarafından çok sevilen Azak, söz konusu işi olduğunda oldukça ciddi bir tavır ile disiplinli şekilde çalışmakla birlikte müşteri memnuniyetine de büyük bir önem veriyor.
2’i kız biri erkek 3 çocuğunu mesleğinden kazandığı para ile büyüten ve okutan Azak, yaklaşık 6 sene önce emekli olmasına rağmen çok sevdiği mesleğinden kopamıyor.
Emekliliğinde vaktini mesleği ile değerlendirmek istediğini söyleyen Azak, iş yeri kendisine ait olduğu için geçimini sağlayabildiğini belirtti.
16 yaşında yaklaşık 2 yıl önce vefat eden ustası Mehmet Keleşoğlu’nun yanında çırak olarak başladığı mesleğini 40 yıldır severek ve büyük bir aşkla sürdürdüğünü belirten Azak, “Ortaokulu bitirdikten sonra bakırcı dükkanında işleme öğrenerek bu mesleğe başladım. O dönem 16-17 yaşındaydım ve imalathanede çalıştım. 2 yıl önce bana bu mesleği öğreten ustam iki yıl önce vefat etti. Daha sonra askere gittim, askerden geldikten sonra da kendi dükkanımı açtım.” dedi.
“Gaziantep'in her tarafından tamir için yanıma gelirler”
Yaklaşık 35 yıldır kendi dükkanını çalıştırdığını belirten Azak, “Çaydanlık ve tencerelere kulp, kaynak ve parlatma işlemleri yapıyorum. Bu şekilde hem çalışıyorum hem de halkımıza hizmet veriyorum. Müşterimiz bizden memnun. Gaziantep'in her tarafından tamir için yanıma gelirler. Çevre illerden de müşterilerim var. Gurbetçiler de kentte geldiğinde tamir edilmesi gereken çaydanlık ve tencere gibi ürünleri varsa bana getirdiler. Kentte tanıdık bir usta oldum, bu şekilde bir kariyer yaptım.” şeklinde konuştu.
“Yıllardır geçimimi bu meslekten sağlıyorum”
Mesleği öğrendikten sonra ustalaştığını ve kendi işyerini açtığını anlatan Azak, mesleğinden elde ettiği kazançla yıllardır ailesinin geçimini sağladığını belirterek şunları söyledi.
“Bu meslek baba mesleğim değil, çıraklıktan yetiştim. Rabbim de bize bu meslekte rızık kazanmamızı nasip etti. Bu mesleğin çıraklığını yaptık, çıraklıktan sonra askere gidip geldim ve kendi dükkanı açtım. Daha önce züccaciye dükkanım vardı. Daha sonra tamirat yapmaya başladım. Bu şekilde de kendimizi geliştirdik. İnsanlara da kendimizi sevdirdik. Esnafımız ve müşterilerimiz bizi sevdi. Yıllardır çok şükür bu meslekten bir ekmek yiyoruz.”
“İnsanlara hizmet etmeyi seviyorum”
Mesleğini severek yaptığını belirten Azak, “Hiçbir zaman kendi kendime sıkıntı yapmıyorum. Çünkü mesleğimi severek yapıyorum. Vücut artık bu işe alıştı. Bundan dolayı da işimi severek yapıyorum ve çoğu kişi yaptığı işi sevmez, ben işimi severek yapıyorum. Çünkü insanlara hizmet etmeyi seviyorum. Özellikle doğup büyüdüğüm mahalledeki insanlara hizmet etmeyi seviyorum. Çünkü ben bu mahallede büyüdüm. 35 yıldır bu mahallede esnaflık yapıyorum. İnsan sevmediği işi yapamaz. Biz de işimizi severek yaptık.” ifadelerini kullandı.
“Mesleğimizi severek yapıyoruz”
Çocukluk döneminde tanıştığı mesleğini emekli olmasına rağmen sürdürdüğünü belirten Azak, “Her işin ilk başlarda zorlukları oluyor. Ama insan işinde ustalaştıkça iş sana kolay gelmeye başlıyor. İşini de daha çok seviyorsun. Daha güzel oluyor. Mesleğimizi severek yapıyoruz. Zaten her şey para değil ve bazen bazı kişilerin parası olmuyor, ‘önemli değil’ deyip para almıyoruz. Parası hiç olmayanlardan da para almıyorum, ürünlerini ücretsiz tamir ediyorum. Onlarda bize dua ediyor.” diye konuştu.
“Müşteri memnuniyeti çok önemli”
Müşteri memnuniyetine çok önem verdiğini belirten Azak, “Müşterilerimiz yaptığım tamirattan çok memnunlar kalıyorlar. Yaptığım işi beğeniyorlar, ‘Allah razı olsun’ diyorlar. ‘Emeğin helal olsun’ deyip dükkandan ayrılıyorlar. Müşterilerimiz bizi seviyor. Müşteri memnuniyeti çok önemli. Ben de burada yıllardır çalışıyorum, çok şükür yıllardır bu meslekten rızkımı kazanıyorum.” dedi.
3 çocuğunu mesleğinden kazandığı para ile büyüttüğünü ve okuttuğunu anlatan Azak, yaklaşık 6 yıldır emekli olduğu halde halen çalışmaya devam ettiğini ve sağlığı elverdiği müddetçe mesleğini yapmaya devam edeceğini belirtti.
“Sağlığım el verdikçe çalışmaya devam ediyorum”
Mesleğinde usta olmanın kolay olmadığını belirten Azak, “Mesleği yapan çoktur. Gaziantep'te belki yapan 150-200 taneden fazla tamirci var. Zaten bakırcı olarak yetişenler bu işi yapıyorlar, sermayesi olmayınca tamirata dönüyor. Bu şekilde evine bir ekmek götürmek istiyor. Bu mesleği yapanlar çok ama tabi ustadan ustaya fark var. Bu mesleği kavrayanlar daha güzel iş çıkarıyor ve onlar tutunuyor. Fakat diğerleri tutunamıyor ve iş yerini kapatıyor. Ama biz yıllardır burada halkımıza hizmet veriyoruz ve herkes elhamdülillah bizden memnun. Sağlığımız el verdikçe çalışmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.
Çocuk yaşlarda başladığı mesleği olan bakırcılıkta artık yeni çırakların yetişmediğini belirten Azak, bu mesleğe eskisi kadar ilgi olmadığını ve gençlerin ise mesleği öğrenmek istemediğini de sözlerine ekledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.