AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısı sonrasına gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Dün ABD Başkanı Donald Trump'ın, DEAŞ lideri Bağdadi'nin öldürüldüğünü açıkladığını ve bunun bir "dönüm noktası" olduğunu belirten Çelik, Mazlum Kobani'ye işaret ederek, "Bir başka terör örgütün ABD'ye davet edilmesi, Twitter'da tebrik edilmesi ne kadar çelişki olduğunu görüyoruz." dedi.

Avrupa Birliği ülkelerini mülteci politikalarına tepki gösteren Çelik, "Biz geri göndermeme ilkesine insani sebeplerle yaklaşan bir ülkeyiz. Bu konuda en çok konuşan AB, bu meselede en çok sınıfta kalmış mekanizmanın başında gelmektedir. Köprüler kurmak yerine duvarlar örmeyi tercih ettiler. Güvenli Bölge'de Cumhurbaşkanımızın teklifine pozitif katkı sağlamalıdırlar. İçişleri Bakanlığımızın uygulamaları çok daha yeni standartlar ortaya koymuştur. Bu da yabancı gözlemciler tarafından takdir edilmiştir. Mülteciler için dünya genelinde okullaşma oranı yüzde 71 iken Türkiye'de yüzde 93.3'dür. Biz bu çocukları eğitmezsek yarın öbür gün terör örgütleri bu çocukları insan deposu olarak kullanacaktır." diye konuştu.

"Alman makamlarına gerekli ve yeterli tedbirleri almadıkları için teessüflerimizi iletiyoruz"

Almanya'da, Türkiyelilere yönelik saldırılara değinen Çelik, "Bütün bu ülkeleri PKK terör örgütünün ve benzeri terör örgütlerini soydaşlarımızı, vatandaşlarımızı, dindaşlarımızı taciz etmelerine karşı uyarıyoruz. Alman makamlarına gerekli ve yeterli tedbirleri almadıkları için teessüflerimizi iletiyoruz. Pek çok yalan ve manipülatif haber bu ülkelerin medyasında çıkmaktadırlar. Burada Alman siyasetçilerinin de sorumluluğu vardır. Operasyon başlar başlamaz bazı Alman siyasetçiler gerilimin tırmanacağını söylüyordu. Peki, niye o zaman tedbir almıyorsunuz? Bu konudaki tedbirlerin daha güçlü şekilde alınmasının ifade etmek isterim." diye konuştu.

"30 bin TIR ve 4 bin 500 uçakla NATO ülkesi tarafından terör örgütüne verilmiştir"

ABD'nin, PKK/YPG'ye binlerce TIR silah verdiğini hatırlatan Çelik, "Ağır silahların ve bütün silahların toplanması meselesi ABD'nin sorumluluğundadır. Bizim tespitlerimize göre 30 bin TIR ve 4 bin 500 uçakla NATO ülkesi tarafından terör örgütüne verilmiştir. Bu konuda takibimiz sürüyor. Bugün de bir bilgi alışverişi mekanizması toplantısı olacaktı. TSK'nın kendi imkan ve kabiliyetleriyle ortaya koyduğu silahların imha edilme sürecidir. Terör örgütüne ait olarak iki adet silah ele geçirildi. Top, Doçka mühimmatı, çok sayıda mayın arama dedektörü ele geçirildi ve imha edildi. Terör örgütünün tahkimatları silahlı kuvvetlerimiz tarafından imha edilmesidir. Esas olan bu silahların ABD tarafından toplanmasıdır." ifadelerini kullandı.

Çelik, 3600 Ek Göstergenin pozitif bir yaklaşım olduğunu, bununla ilgili bir çalışma yaptıklarını dile getirdi.

"Bir defaya mahsus ceza indirimi yerine bir sistem değişikliği istiyoruz"

İkinci Yargı Paketinde yer alan "Şartlı Ceza İndirimi" de değinen Çelik, "Bu konuda hassasiyet var. Çalışmaların sonuçlanmasını beklemek lazım. Burada kanun teklifi 1 yıldır belli tartışmalarla gündemde. Biz bir defaya mahsus ceza indirimi yerine bir sistem değişikliği istiyoruz. Bir yandan cezasızlık algısı diye bir durum sözkonusu olmamalıdır. Aynı zamanda da cezaevlerinde ciddi kalabalıklaşma sorunu vardır. Belli bir denge içerisinde çözecek bir yaklaşımı ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Yeni infaz usulleri üzerine çalışılıyor. Örneğin gece, hafta sonu, konutta infaz gibi usüller değerlendiriliyor. Kadın ve yaşlılar lehine düzenlemelere çalışılıyor. Uyuşturucu, cinsel suçlar, terör örgütü suçlarla özellikle tartışılması gerektiğini değerlendiriyoruz. Burada mesele bir kereliğine af değil sürdürülebilir, adalet duygusunu tatmin eden infaz sisteminin bütünlüklü olarak ele alan bir yaklaşım tartışılıyor." şeklinde konuştu.

İLKHA