Antep fıstığı üreticisi de kuraklık mağduru
Türkiye'nin önemli tarım merkezlerinden biri olan Gaziantep’te mevsimin kurak geçmesive yaklaşık bir aydır yağmur yağmaması nedeniyle kentin önemli geçim kaynakları arasında yer alan Antep fıstığı üreticilerini kuraklık korkusu sardı.
Türkiye'de son yıllarda görülen mevsimsel değişiklerden ve kuraklıktan en fazla etkilenen ürünlerin arasında kuru yemişler yer alıyor. Türkiye'de fıstık üretiminde önemli bir yere sahip olan Gaziantep’te yaşanan kuraklık Antep fıstığı üreticilerini kara kara düşündürüyor.
Türkiye, son yılların en büyük kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya geldi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, kuraklıkla ilgili önemli bir açıklama yaparak, 1970’lerden bu yana en kurak yılın yaşandığına dikkat çekti.
Antep fıstığı üreticileri, bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle fıstık ağaçlarının kuruma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu ve kuraklığın devam etmesi durumunda Antep fıstığı rekoltesinin bu yıl çok düşük olacağını söylediler.
Bölgede uzun süredir yaşanan ve tarımda büyük tahribatlara neden olan kuraklığa karşı yetkililerin bir an önce önlem alması gerektiğini belirten Antep fıstığı üreticileri, Gaziantep’teki üreticilerin çoğunun Antep fıstığı ile geçimini sağladığını, ancak yaşanan kuraklık nedeniyle ne yapacaklarını bilemez halde olduklarını belirttiler.
Şehitkamil ilçesi Bilek (Güreniz) Mahallesi’ndeki Antep fıstığı üreticileri, kuraklığın kendilerini bitirme noktasına getirdiğini ve devletin, suyun getirilmesi için acil projeleri hayata geçirmesi gerektiğini dile getirdiler.
Üreticilerden Hüseyin Fıstık, yağışların olmamasından dolayı toprağın yeterince suya doymadığını ve bu durumun ise fıstık rekoltesine yansıyacağını belirterek, “Kışlarımız daha önceleri bundan çok iyiydi. Bahar ayı ve sonbaharda öyle geçerdi. Ama bu sene Ocak ayına girmişiz daha toprak suya doymadı. Bundan sonra ne olacağını da Allah bilir. Böyle giderse iyi değil.”dedi.
Antep fıstığında üretim kaybı yaşanmaması için yağmur ve kar beklediklerini belirten Fıstık, “Bundan önceki kışlar daha yağışlı geçerdi. Bu aylarda kar olurdu. Eğer kar yağmazsa durum da iyi olmaz. Bizim bölgemizde kar olmadığı zaman mahsulümüz iyi olmaz. Kışın eğer yağış olmazsa yaz aylarında haşarat ölmez. Haşarat olduğu zamanda ilaç atıyoruz. Bu ilaçta faydalı ve zararlı bütün canlıları öldürüyor. İlacın bize faydasından çok zararı oluyor. Ama kış soğuk ve yağışlı geçerse bu haşaratları öldürüyor. Fıstığımız, zeytinlerimiz ve bağlarımız daha güzel oluyor.”ifadelerini kullandı.
“Cenab-ı Allah'ın bereketi başkadır”
Sulamanın, kuraklığa kısmen de olsa bir çözüm olduğunu ifade eden Fıstık, “Cenab-ı Allah'ın bereketi başkadır” diyerek şunları söyledi:
“Bizim bölgemizde ekin yoktur. Bu bölgede sadece fıstık ve zeytin yetişir. Eskiden bu bölgede ekincilik vardı. Yine bunun yanında hayvancılıkla geçinirdik. Şimdi ekinde hayvancılıkta kalmadı, bitti. Genelde birçok yere orman dikildi. Hayvanlarınızı otlatacağımız yerimiz kalmadı. Olan yerlerde de fıstık ve zeytin olduğu için bu şekilde geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Eğer hava şartları bu şekilde giderse fıstık ağaçları zarar görür ve bu yılda fıstık olmaz. Toprağa ne kadar emek verirsen ver yağış olmadığı zaman bir faydası olmaz. Cenab-ı Allah'ın bereketi başkadır. Yağışların olmamasının zararı bize çok olur. Diğer sene benim bir ton fıstığım geldi. Bu sene de bin liralık fıstık bile satamadım. Eğer böyle giderse tabi ki mahsulümüz düşecektir. Geçen sene ben kredi çekerekten traktör aldım. Eğer fıstığım olsaydı kredimi rahatlıkla ödeyecektim. Ama fıstığım olmadığı için borcumu ödeyemedim. Bu defa gidip çocuğumun üzerine kredi çektim. Onun borcuyla o diğer borcumu ödüyorum. Bu konuda devletin de bize destek vermesi lazım.”
“Bu sene de bu şekilde devam ederse fıstığımız olmaz”
Yağışların böyle geçmesi durumund önümüzdeki yıl fıstık ağaçlarının çok az ürün vereceğini belirten Muhittin Göçmen ise, “Bu sene kuraklık geçtiğinden dolayı fıstıklarımız iyi olmadı. Bizim geçimiz fıstık, zeytin ve hayvancılıktır. Saman fiyatları yükselmiş. Bizim hayvanlarımız para etmiyor. Büyükbaş hayvancılık da bu bölgede tamamen bitmek üzeredir. Alan yok, satan yok. Bu sene hiç yağmur yok. Geçen sene yine biraz yağış vardı. Ama bu sene hiç olmadı. Kuraklık bu şekilde giderse zararımız çok olur. Geçen yılda kurak geçti. Ama bu yıl böyle kurak geçerse zarar ederiz. Bu sene de bu şekilde devam ederse fıstığımız olmaz.”şeklinde konuştu.
“Artık nasıl olur bilmiyoruz”
Kuraklığın devam etmesi durumunda bu sene Antep fıstığında çok büyük zararının olacağını söyleyen Veysel Korkmaz da, şöyle konuştu:
“Geçen senede bu senede yağış olmadı. Yağışlar olmayınca da mahsulümüz zarar gördü. Bu sene çok kurak geçti. Zemheri ayında olmamıza rağmen hiç yağış yoktur. Artık nasıl olur bilmiyoruz. Yağışların olmamasının bize çok zararı var. Geçen sene de yağmur olmadığından dolayı fıstık gözleri zarar gördü. Bundan dolayı mahsul düşük oldu. Bu sene yine beklediğimiz yağış olmadı. Yağmur olmadığı zaman ürün olmuyor. Geçtiğimiz sene bütün ceviz ağaçlarımız kurudu. Şu anda bizim köyün cevizleri hemen hemen bitmek üzeredir. Çünkü yerde hiç darbız yoktur. Fıstıklar da göz doymadı. Zeytinler yine aynı şekilde zarar gördü. Bu sene büyük ağaçlarda da hiç zeytin olmadı. Her sene benim bir ton fıstığımın gelmesi lazım. Bu sene 70 kilo fıstık geldi. Eğer bu şekilde kuraklık devam ederse zararımız daha da çok olur. Ben çocuğumu evlendirirken kredi çektim. Şu anda benim tekrar kredi çekmem lazım ki diğer borcunu ödeyebileyim.”
“Ağaçlarımızı kaybetme riski ile karşı karşıyayız”
Kuraklığın kendilerini bitirme noktasına getirdiğini belirten Halil Bilir ise şöyle konuştu: “Bu yıl yazdan kalma günler yaşıyoruz. Bu şekilde giderse durum iyi değildir. Ne yapacağımızı bizlerde bilmiyoruz. Ağaçları sulama imkanımız yok. Üç-beş ağaç değil ki sulayalım. Eğer bu şekilde kuraklık devam ederse büyük bir zarar olur. Geçen sene mahsulümüz olmadı. Bu senede ağaçlarımızı kaybetme riski ile karşı karşıyayız. Yağış olmayınca ağaç koruyacaktır. Ağacın işlememesi mahsulün olmaması demektir. Ama yağışlar da elverişli olursa sene yağışlı geçerse ağaç işler, işlediği içinde gelecek senenin mahsulü iyi olur. Antep genelinde yaklaşık 200 bin çiftçi var. Bunun en az 100 bini fıstık üreticisidir. Antep fıstığı dünyaca ünlü bir üründür. Antep fıstığının azalması ülke açısından çiftçi açısından ve şehir açısından da bir kayıptır. Yetkilerden bu konuda destek istiyoruz.”
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.