Bölgenin en büyük köpek bakım evi Diyarbakır'da
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanlığına bağlı Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezinde sokak köpekleri getirilerek sağlıklaştırılıyor.
Bölgenin en büyük ve Türkiye 2’inci büyük köpek bakım evi olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanlığına bağlı Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezinde Sokak köpekleri getirilerek sağlıklaştırılıp, kuduz açıları yapılıp ve küpe takıldıktan sonra doğaya bırakılıyor.
Yaklaşık 800 kapasiteli köpek barınağına getirilen köpekler, kısırlaştırılıyor, cip takılıyor, kuduz aşısı yapılıyor, hastalıklı köpeklere müdahale ediliyor.
10 yıldır hizmet verdiklerini belirten Veteriner Sağlık Teknikeri Şeyhmus Yıldız, kuruluş amaçlarının il ilçelerde sorunlu, etrafa sağlık açısından zarar teşkil edecek hayvanları toplayıp rehabilitasyondan geçirdiklerini söyledi.
Yıldız, “Buranın kuruluş amacı gerek merkezde olsun, gerek ilçelerde olsun, sorunlu başıboş etrafa sağlık açısından zarar teşkil edecek hayvanları toplayıp yaralı olarak buraya gelen hayvanları rehabilitasyondan geçiriyoruz. Sonra bunları kısırlaştırıyoruz, daha sonra çipli küpe takıyoruz iç parazitlerini kuduz aşısını yaptıktan sonra yasa gereği hayvanları nereden almışsak tedaviden sonra tekrar oraya bırakıyoruz. Hayvan bakım evi ve rehabilitasyon merkezi hem kapasite olarak hem çalışma olarak hem de verim açısından bölgede birinci sıradayız, Türkiye’de ise 2’nci sıradayız. Hem hayvan severlerden hem de halkımızdan olumlu tepkiler almaktayız.”
İlk kapasite kurulduğunda 700 hayvanın olduğu ve bir ek çalışma yapıldıktan sonra bu 800'e çıkarıldığını ifade eden Yıldız şunları söyledi:
“Daha sonra buraya kedi bakım evi ekleme yaptık. Özellikle dışardan kazada yaralanan kediler getirilerek tedavi yapıldıktan sonra kısırlaştırıyoruz onları da aynı şekilde doğaya bırakıyoruz. Şu anda buranın kapasitesi 800 hayvandır, şu anda elimizde 350 tane köpeğimiz var. Yaklaşık 20 tane de kedimiz var burada. İster belediyemize 153’e ister bize gelen ihbar doğrultusunda gelen köpekleri önce biz belli bir bölüme alıyoruz. Bölümlere dişi ve erkek diye ayrı ayrı bırakıyoruz. Çiftleşmelerini önlemek için tedbirimizi alıyoruz. Bir hafta 10 gün bekletiyoruz köpek belli bir rehabilite geçirdikten sonra köpeğe operasyon salonunda operasyonla kısırlaştırıyoruz. Aşılarını yapıyoruz, 10 gün geçtikten sonra bir iki hafta beklettikten sonra onları doğaya bırakıyoruz. Kazada yaralanan bir hayvan gelmişse bir ayağı kesilecekse bir ayağını kesiyoruz, artık o hayvan kendi kendine yaşamını sürdüremediği için bizim burada onlar için bölümlerimiz var, bu bölümlerde hayvanlar ölene kadar burada bakımını yapıyoruz.”
“İnsanlar hayvanlara zarar vermediği şekilde hayvanın insana zararı dokunmaz””
Yıldız, “Sabah mesaimiz başladığında temizliğimizi yapıyoruz köpeklerin altını temizliyoruz. Yemeklerini veriyoruz, sularını değiştiriyoruz. Öğleye doğru 7’nci Kolordudan, deve geçidi askeriyesinden bize yemek geliyor. Yemek geldikten sonra havalar sıcak olduğu için günde 2-3 defa sularını değiştirmek zorunda kalıyoruz. Vatandaşlarımız dışarıda küpeli hayvan gördüklerinde sakın korkmasınlar bunların kuduz aşıları yapılmış, iç parazitleri yapılmış, insanlar hayvanlara zarar vermediği şekilde hayvanın insana zararı dokunmaz. Aşı yapmadan bırakmıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“İnsanlar tarafından hayvanlara çok eziyet ediliyor”
‘İnsanlar tarafından hayvanlara çok eziyet ediliyor. Tel bağlanması, kulaklarının camla kesilmesi gibi vahşi işkencelere şahit olduk.’ diyen Yıldız şöyle devam etti:
“Eskiye göre halkı bilinçlendirdik, en azından eskisi gibi işkencelere şahit olmuyoruz. Bunun da en önemli sebebi görsel yayındır. Görsel yayınlar bizim için bulunmaz bir nimettir. Bu sayede halk bilinçlenip en küçük bir olayda bizi arayıp haberdar ediyor. Bizim de bunun için 24 saat çalışan ambulanslarımız, gece ve gündüz ekiplerimiz var. Hayvanlar Allah’ın sessiz varlıklarıdır. Bizim gibi onların da bu dünyada yaşama hakkı vardır. Onların da yeme ve içme hakkı vardır. Vatandaşlardan bizim isteğimiz kapılarının önünde sahipsiz kedi, hayvan gördüklerinde bizi arasın ya da kapısının önüne bir kap su bıraksınlar, yemek bıraksınlar. En azından bu kedilerin ölmekten, çöpe atılmaktan çocukların şiddetinden korunması için vatandaşlarımızdan rica ediyoruz.”
Vatandaşlardan çocuklarını hayvanlara zarar vermemeleri noktasında tembih etmelerini istediklerini söyleyen Yıldız, “ Bir sorun karşısında bizi arasınlar. Bizim burada Orman ve Su İşleri ile yaptığımız bir sistemimiz var. Mesela hayvan geldiğinde hayvanın girişini, çıkışını, kuduz aşısının tarihini, hepsini yazıyoruz. Bizim burada çip okuma detektörlerimiz var, hayvan geldiğinde çipi okutuyoruz. Eğer aşısı bir yılı geçmişse tekrar aşı yapıyoruz. Kuduz aşısı ömürlük değildir senede bir yapılması lazım.” şeklinde konuştu.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.