Buğdayın bulgura dönüşüm yolculuğu
Buğdayın, kaynatılıp kurutulduktan ve kabuğu çıkarılıp kırıldıktan sonra yeni bir biçime kavuşan bulgur, eşsiz tadı ve rengini güneş altında kurutulmasından alıyor.
Gastronomi şehri Gaziantep’te fabrikalarda büyük bir özen ve emeklerle işlendikten sonra usta ellerde lezzetli yemeklere dönüşen bulgur, eşsiz tadı ve rengini güneş altında kurutulmasından alıyor.
Türkiye'nin bulgur üretimi ve ihracatında önemli bir pay sahibi olan, kent mutfağının da asırlık lezzeti "Antep bulguru" geçtiğimiz sene tescillendi.
Kentte geleneksel yöntemlerle hazırlanarak piyasaya sürülen coğrafi işaret tescilli "Antep Bulguru" gerek kalitesinin korunması açısından gerekse dünyanın son yıllarda bu ürünü yeniden keşfetmeye başlamasından dolayı çeşitli pazarlarda üreticilere büyük avantajlar sağlıyor.
Bulgur fabrikalarında büyük kazanlarda haşlanan buğdaylar traktörlerle serim alanlarına getirilerek, güneş altında kurumaya bırakılıyor. Bulgurlar, kurutma işlemi esnasında ise traktörlere takılan özel aletlerle belirli aralıklarla karıştırılıyor. Ortaya güzel desenlerin çıktığı serim alanlarında kurutulan bulgurlar, tamamen geleneksel yöntemlerle hazırlanıyor.
Gaziantep’te 1976 yılından bu yana bulgur üretimi yaptıklarını belirten sektör temsilcilerinden Ercan Alkurt, Türkiye’nin, dünyanın en büyük bulgur ihracatçısı konumunda olduğunu ve Türkiye’de yıllık bir milyon 350 ton bulgur üretimi yapıldığını, bunun 150 bin tonunun ise ihraç edildiğini söyledi.
Gaziantep’in Türkiye’de en fazla bulgur üretimi yapan illerin başında geldiğini, gastronominin yanı sıra sağlıklı ve besleyici özelliğinden dolayı bulgurun kent için önemli bir ekonomi kaynağı olduğunu ifade eden Alkurt, sağlıklı beslenmede gerekli olan tüm gerekleri yerine getiren bulgurun lezzetiyle Türkiye’nin yanı sıra dünya mutfaklarında tercih edildiğini belirtti.
Bulgurun buğdayın temizlenmesi, pişirilmesi, kurutulması ve sınıflandırılması ile elde edilen önemli bir ürün olduğu bilgisini veren Alkurt, asırlardır bolluk ve bereketin simgesi olarak kabul edilen bulgurun Türkiye mutfağının vazgeçilmez lezzeti olduğunu ifade etti.
"Bulgurun kişi başına yıllık tüketimi 12 kilodur"
Bulgur sektörünün dünyaya açılan kapısının Gaziantep olduğunu belirten Alkurt, "Bulgur sektörüyle ilgili çalışıyoruz. Üretimimiz bulgur. Bulgur sadece Türkiye’nin değil dünyanın da önemli bir lezzetidir. Bulgurun kişi başına yıllık tüketimi ortalama 12 kilodur. Bu rakam yaklaşık olarak yıllık bir milyon 350 bin tona tekabül ediyor. Bunun yaklaşık 150 bin tonu ihracat olmaktadır. Bu anlamda bulgur sektörü ciddi bir sektördür." dedi.
"Buğdayı güneşte kurutup bulgur yapıyoruz"
Bulgurun eşsiz tadı ve rengini güneş altında kurutulmasından aldığını belirten Alkurt, "Bulgur üretimi direk hammadde olarak bize geliyor. Biz de burada bulgur yapıyoruz. Bulguru kurutmanın doğru tarafı sahadır. Buğdayı güneşte kurutuyoruz. Yani doğal olarak kurutuyoruz. Kuruyan bulgurlar daha sonra ise üretime alınıyor. Üç kat soyuluyor. Üç kat soyulduğunda biz buna ‘kepek’ diyoruz. Bu da hayvansal yem olarak gidiyor. Bulgur fabrikalarda gayet hijyenik bir ortamda üretiliyor. Sahada kurutulan bulgur sürekli tırmıklarla, traktörlerle karıştırılıyor. Bu karışım yapılmak zorundadır." ifadelerini kullandı.
Gaziantep’in Türkiye’de en fazla bulgur üretimi yapan illerin başında geldiğini, bu konuda Türkiye ve dünya ekonomisine de ciddi bir katkı sağladığını belirten Alkurt, bulgurun raf ömrünün uzun, protein değeri yüksek besleyici bir gıda maddesi olduğunu ifade etti.
"Buğday hasadında rekolte problemimiz yok"
Alkurt, bulgurda üretiminin zor, maliyetlerin yüksek, kazanç oranının ise düşük olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Şu an buğday fiyatları yüksek. Girdi maliyetleri de yüksek. Bizler maliyetlerimizi hesaplayıp, kârımız üzerine koyup satışa sunuyoruz ve yolumuza devam ediyoruz. Buğday hasadında rekolte problemimiz yok. Şu anda dünya piyasası çok yüksek. TL bazında hesapladığımızda dünya piyasasına bulgur bir lira 700 kuruştan çıkıyor. Bizim ülkemizde ise halen bir lira 50 kuruştur. Sektörde süreklilik arz etmek için fiyatta rekabet yerine, kalite ve markalaşmayla rekabet etmemiz gerekiyor."
Sadece kendi fabrikalarında günlük 60 ton bulgur üretimi yaptıklarını, Türkiye’nin dünyanın en büyük bulgur üreticisi olduğunu ve bulgur üretiminin yüzde 80’lik kısmının Güneydoğu Anadolu’daki illerde yapıldığını belirten Alkurt, ihracatta ise Ortadoğu ülkelerinin başı çektiğini de sözlerine ekledi.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.