Darbe girişiminin arkasında ABD ve İsrail var

Darbe girişiminin arkasında ABD ve İsrail var

15 Temmuz darbe girişiminin birinci yıl dönümü dolayısıyla açıklama yapan AGD Diyarbakır Şubesi, bu kalkışmanın arkasında ABD ve işgalci İsrail'in olduğunu belirtti.

Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahman Ergin, 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yıl dönümü dolayısıyla basın açıklaması yaptı.

Dernek binasında açıklama yapan Ergin, FETÖ'nün ve darbe girişiminin arkasında ABD ile işgalci İsrail'in olduğunu söyledi.

Ergin, "15 Temmuz kalkışmasının üzerinden bir yıl geçti. Kalkışmaya karşı yapılan çağrılar üzerine sokağa çıkarak direnirken hakkın rahmetine kavuşan herkese Allah'tan rahmet, gazilere şifa ve sabırlar diliyoruz. Bu kalkışmanın büyük bir tahribatı hedeflediği aşikârdır." dedi.

FETÖ'nün sadece Türkiye'de değil, birçok ülkede İslam'ı tahrif etmek gibi bir rol üstlendiğine değinen Ergin, bunun, Allah düşmanlarını dost, haramları helal, gayrimeşru işleri ibadet, Müslümanları ise düşman gören bir İslam oluşturma projesi olduğunu dile getirdi.

15 Temmuz öncesi ABD'li generallerin Türkiye'ye gelmesi ve CIA'nın para trafiğinin dikkat çekici olduğuna değinen Ergin, şunları söyledi: "Bu proje Siyonist-emperyalist odakların 'ılımlı İslam' projesidir. Ilımlı İslam, küresel bankacılık sistemiyle yani faizle barışık, işgalci İsrail'in Filistin topraklarında varlığını normal sayan, ABD ile birlikte Müslüman halklar üzerine askeri operasyonlar düzenlemeyi meşru gören sapkın bir din anlayışıdır. FETÖ olarak nitelendirilen yapılanma kukladır. İşin arkasında ABD, İsrail, Siyonizm ve emperyalizm vardır. 15 Temmuz öncesi ABD'li generallerin Türkiye'de cirit atması ve kalkışmada İncirlik Üssü'nün oynadığı rol unutulmayacaktır. ABD'li General John Campbell, 15 Temmuz öncesi iki kez gizlice Türkiye'yi ziyaret etmiş, Erzurum'da ve Adana'da darbecilerle gizli görüşmeler yapmıştır. CIA tarafından oluşturulan bir ekip, Nijerya ile Türkiye arasında en az 6 ay süren para trafiği gerçekleştirmiştir. 15 Temmuz kalkışmasında adı geçen isimlerin ABD tarafından himaye ediliyor oluşu ve iade edilmeyişleri de ortadadır. Bütün bunlar 15 Temmuz kalkışmasının da 27 Mayıs'tan 28 Şubat'a önceki müdahaleler gibi küresel ölçekte planlayıcılarının ve bağlantılarının olduğunun göstergesidir."

"Mağduriyetler, travmalar ve haksızlıklar mutlaka giderilmeli"

Darbe girişiminden sonra meydana gelen mağduriyetlere dikkat çeken Ergin, "Ayrıca 15 Temmuz kalkışmasından bugüne geçen süreçte mezkûr yapıyla hiçbir ilişkileri olmadıkları, kalkışmanın karşısında yer aldıkları, en başından itibaren dinler arası diyalog çalışmalarının bir ifsat projesi olduğunu beyan ettikleri halde azımsanamayacak kadar çok insanımız mağdur edilmiştir. Elbette işlenen suçlar karşılıksız kalmayacaktır ancak hiçbir suça ortak olmadıkları halde insanların mağdur edilmesinin açıklanabilir bir tarafı yoktur. Bu mağduriyetler, yaşanan travmalar, yapılan haksızlıklar mutlaka giderilmelidir. İnsanların adalete ve yargıya olan güvenleri sarsılmamalıdır. Kurunun yanında yaş yakılmamalıdır. Açığa almalar, gözaltılar, ihraçlar ya da tutuklamalar adalet ekseninde olmalıdır. Yoksa telafisi mümkün olmayan mağduriyetler oluşacaktır." ifadelerini kullandı.

Son olarak Ergin, "Türkiye'nin içi boş cümlelere, kutuplaşmaya, nefret diline ve yeni yeni mağduriyetler oluşturmaya değil, kardeşliği yeniden tesis etmeye, sevgi bağları oluşturmaya, haksızlıkları gidermeye, yaraları sarmaya ihtiyacı vardır. Allah bu milleti Siyonist İsrail'in, ırkçı emperyalizmin ve onların vicdansız kuklalarının şerrinden korusun." şeklinde konuştu.

İLKHA

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.