Batman’ın Gercüş ilçesine bağlı Kayapınar (Aynkef) beldesinde, Peygamber Sevdalıları Platformu’na üye derneklerden Midyat Azim-Der tarafından, “Eşsiz Önder Hz Muhammed (sav)” temasıyla Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi.

Sunuculuğunu Abdullah Çetin’in yaptığı etkinlik, Halil Erin Hoca’nın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Etkinlik, belde imamlarından Bilal, Selahattin Rüzgar ve Hacı Şerif Olgun’un Kürtçe-Arapça mevlit okumaları ile devam etti.

Batman Rehber İlahi Grubunun Hz Muhamed’in için bestelenmiş ilahileri seslendirmesinden sonra Yahya Turan Hoca, konuşmasını yapmak üzere platforma geldi.

Turan, yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: “Değerli peygamber âşıkları, O eşsiz önderi tanımak ve görmek istiyorsak, Safa tepesine çıktığında kabileleri İslam ‘a çağırdığında, biz kendimizi oradaymışız gibi farz ederek O’nun davetine lebbeyk deyip icabet edelim. Şirkin karanlığından, İslam’ın aydınlığına nasıl kavuştuklarını görelim. O eşsiz daveti yapan Cafer’i dinleyelim. Efendimizin Taif’teki davetini yaptıktan sonra nasıl taşlandığını görelim. O’na ikramda bulunan Addas olalım. Akabe’de biat edenlerden ve Onunla hicret edenler olalım.” dedi.

Konuşmasına Bediüzzaman Hazretlerinin Lem’alar Risalesinden Peygamberimizle ilgili bilgiler vererek devam eden Turan, daha sonra Veda Hutbesi’nden kesitler sunarak şu ifadelerde bulundu: “Bizler de O’nu dinleyen 125 bin sahabe gibi davetine icabet edip bu meydanda toplandık. Efendimizi anmak ve anlamak için bu tür etkinlikleri çokça düzenlememiz lazım. O’nun kendisi rahmettir ve bu rahmete nail olmanın en basit yolu da O’nu anlamak, yolunu sürdürmek ve çokça salavat getirmektir.”

Tekbir ve salavatların hiç kesilmediği etkinlik, bölgenin tanınmış hocalarından İbrahim Akar’ın konuşmasıyla devam etti.

Akar, “1444 yıl önce dünya karanlıklara bürünmüş ve zulümlerle dolmuşken, kadınlar köle gibi satılırken, kız çocukları diri diri gömülürken, tüm insanlık bir kurtarıcının doğumunu bekliyordu. Ve bir Ramazan gecesinde o Kutlu Doğum gerçekleşti. Evet,  öyle bir öndere sahibiz ki; doğarken, yaşarken ve son nefesinde ümmetim diyen, mahşerde de “Ümmeti, Ümmeti” diyen bir Peygamberin ümmetiyiz.” dedi.  

 “Hz Muhammed’i sadece dille seviyorum demek yetmez.” diyen Akar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “O’nu kalpten sevmek ve O’nu sahabe gibi sevmek gerekir. Bu sahabeler gözlerini kırpmadan Efendimize canlarını feda ediyorlardı. Tıpkı Hz Ebubekir ve Hz Ali gibi… Hz Ebubekir, Hicret esnasında Peygamberimizi korumak için etrafında pervane gibi dönüyordu. Bunun sebebini soran Efendimize, Sana bir şey olmasın diye bunu yapıyorum, Ya Resûlullah! ben ölürsem sadece baba evimde yas tutulur. Ama Sana bir şey olursa ümmet perişan olur" demişti.”

Etkinlik, Selahattin Yeniay Hoca’nın yaptığı dua ile sona erdi.İLKHA