Diyanet İşleri Başkanlığının organizasyonuyla İslam dininin beş temel şartından biri olan hac farizasını yerine getirmek için Gaziantep’ten dualarla kutsal topraklara uğurlanan ve hac ibadetini yapmanın da büyük bir sevincini yaşayan hacılar, memleketlerine dönmeye başladı.

Mukaddes topraklarda hac ibadetlerini yerine getirdikten sonra Türkiye’ye dönmeye başlayan hacılar, Gaziantep’te sevinç gözyaşlarıyla karşılandı, hacıların karşılanması sırasında duygusal anlar yaşandı.

Gaziantep Havalimanı'nda İl Müftülüğü yetkilileri tarafından çiçek ve karanfillerle karşılanan hacılar, hac ibadetini yerine getirmenin sevincini yaşadıklarını söylediler.

Bir yandan memleketlerine dönmenin, aileleri ve yakınları ile buluşmanın sevincini yaşayan hacılar, diğer yandan da kutsal topraklardan ayrılmanın hüznünü yaşadıklarını söylediler.

Memleketlerine dönmenin heyecanını yaşadıklarını dile getiren hacılar, hac ibadetinin çok güzel bir ibadet olduğunu, tüm dünya Müslümanlarının birbirlerini görmesi ve omuz omuza birlikte tek vücut halinde Kâbe etrafında ibadet etmesinin ayrı bir güzellik olduğunu vurguladılar.

Gaziantep’ten bin 738 kişinin hac ibadeti için kutsal topraklara gittiğini söyleyen İl Müftü Yardımcısı Mehmet Güneş, hac ibadetini yerine getiren hacıların haccının, hacc-ı mebrur olmasını diledi.

Gaziantep’ten kutsal topraklara giden il kafilenin geldiğini belirten Güneş, “Diyanet İşleri Başkanlığının organizasyonuyla kutsal topraklara giden ilk kafile, Allah’a şükürler olsun sağ salim bir şekilde döndüler, Allah kabul eylesin. Diğer kafilelerimiz de inşallah diğer günlerde peyderpey geleceklerdir. Hac ibadeti ömürde bir defa farz olan bir ibadettir. Onun için Rabbim herkese nasip eylesin. Memleketimizden de mukaddes beldelere ancak bir defa gidilebiliyor. Onun için Cenab-ı Allah gitmeyen kardeşlerimize en yakın zamanda gitmeyi nasip eylesin. O beldelere giden hacılarımızın da Rabbim haclarını kabul eylesin.” dedi.

Hac yolculuğunun çok güzel bir yolculuk olduğunu belirten Güneş, “Hac ibadeti çok güzel bir ibadettir. Hac ibadeti hem feyzi açısından hem de huzur bulmak açısından, gerçekten insanın gönlüne huzur dolduran bir ibadet. Çünkü milyonlarca Müslümanla beraber yapılan bir ibadettir. Bu da ayrı bir mutluluktur ve insana ayrı bir huzur veriyor. Değişik beldelerden, ülkelerden ve renklerden, farklı dilleri konuşan insanlar hep bir arada, aynı gaye için orada bir araya geliyorlar. Bu tabi büyük bir organizasyondur, yani Müslümanların yılda bir defa bir araya gelmeleri durumu gerçekten büyük bir organizasyondur. Bütün İslam ülkelerinden gelen Müslümanlar bu kutsal topraklarda bir araya geliyor. Birbirleriyle tanışma, kaynaşma fırsatı buluyorlar. Çok farklı kültürler orada görülebiliyor. O yüzden hac ibadeti çok önemli bir ibadettir.” ifadelerini kullandı.

Şehitkâmil Müftülüğü Şube Müdürü ve Birinci Kafile Başkanı Murat Taşdelen de “Yaklaşık 40 gün önce Gaziantep’ten kutsal topraklara gittik. Tabi Gaziantep’in bir ve ikinci kafileleri ilk olarak gittiler. Haliyle ilk dönem kafileler de bizler olduk. Hamdolsun sağ salim bir şekilde dönüp geldik. Gaziantep’imizin de hacılarını hamdolsun sağ salim bir şekilde kente ulaştırdık. Hac ibadeti zor ve meşakkatli bir yolculuk. Meşakkatinin yanında birçok güzelliği de barındıran bir ibadettir. Rabbimizin gücü yeten Müslümanlara farz kıldığı bir ibadet. Tabi malıyla ve canıyla her türlü fedakârlıkta bulunan hacılarımız bu ibadetlerini hamdolsun yerine getirdiler ve salimen yurda döndüler.” şeklinde konuştu.

Kutsal topraklarda yaşadığı duyguları anlatmanın çok zor olduğunu belirten Mehmet Reşit Aslan ise ancak yaşanıldığı takdirde anlaşabileceğini belirterek, “Elhamdülillah hac ibadetimiz çok güzel geçti. Rabbim herkese nasip etsin. Duyguluyuz, Rabbimize şükürler olsun. Hac ibadetimizi yaptık, ülkemize döndük. Önce Medine’ye gittik daha sonra Mekke’ye gittik. O kutsal toprakları ziyaret ettik. Rabbim inşallah bütün hacılarımızın ve bizim haccımızı kabul etsin. Bütün gitmek isteyen kardeşlerimize gitmeyi nasip etsin. Çocuklarımıza, ülkemize ve İslam âlemine dua ettik. Allah bütün İslam âlemine inşallah tekrardan birleşmeyi ve tek vücut olmayı nasip eylesin.” diye konuştu.

Kutsal topraklardan ayrılmanın kendileri için çok zor olduğunu söyleyen Mehmet Ali Devrim de şöyle konuştu:

“Bu sene kısmet oldu elhamdülillah hacca gittik. Allah’a hamdolsun çok güzel geçti. Arafat’ta vakfe bittikten sonra Rabbim bir rahmet indirdi. Burada hacıların adeta günahlarının sanki yıkandığı gibi bize bir sevinç ve heyecan geldi. Bütün hacılar o coşkuyla ağlamaya başladılar. Adeta sokakların yıkandığı gibi günahlarımız yıkandı. Bu hisse kapıldık. Rabbim inşallah bütün dileyenlere tekrar nasip etsin. Ayrılmak kolay olmadı. Kâbe özlemi her müminin kalbinde vardır.”

Orhan Kiraz da “Anlatılmaz yaşanır, Rabbim tüm ümmeti Muhammed’e hacca gitmeyi nasip etsin ve tüm hacıların, haccını kabul eylesin. Bir yandan hacı olduğumuz için seviniyoruz, bir yandan da kutsal topraklardan ayrıldığımdan dolayı üzülüyoruz. O kutsal topraklar çok güzel bir yer. Rabbim o kutsal topraklara gitmeyi gitmeyenlere ve gidenlere de nasip etsin. O kutsal topraklardan ayrılmak çok zor oldu.” diye konuştu.

Emine Çelik ve Celile Gültürk de hacca tekrar gitmek istediklerini belirterek, “Bambaşka bir duygu, anlatmakla olmaz. Rabbim herkese nasip etsin.” temennisinde bulundular.

İLKHA