"Kudüs’ü Siyonizm’in başkenti yapmak Müslümanlara savaş açmaktır"
Gaziantep’in Nizip ilçesinde, emperyalist ABD’nin Başkanı Donald Trump'ın, Kudüs'ü işgalci Siyonistlerin "başkenti" olarak tanıma ve ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımaya yönelik şer planı kitlesel basın açıklamasıyla kınandı.
Gaziantep’in Nizip ilçesinde faaliyet yürüten STK’ların oluşturduğu Milli İrade Platformu, düzenlediği basın açıklamasıyla, emperyalist ABD ve Siyonist işgalcileri tel'in etti. Kudüs’ün insanlığın ortak mirası olduğu belirtilen basın açıklamasında, tüm İslam âlemine birlik olma çağrısında bulunuldu.
Osmanlı Parkı önünde toplanan kalabalık, kortej halinde Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüdü. İmam Hatip öğrencilerinin yoğun katılım gösterdiği basın açıklamasında sık sık tekbirler getirildi, Siyonistler ve emperyalistler aleyhine sloganlar atılarak işgal rejimi lanetlendi.
Basın açıklamasını platform adına Mehmet Çelik okudu. Çelik, "Kudüs’ü Siyonizm’in başkenti haline getirmek Müslümanlara savaş açmaktır." dedi.
Çelik, "İnsanlık tarihinin en kanlı, en şedit dönemlerinin yaşandığı bir zaman dilimindeyiz. Şiddeti daha da derinleştirerek kanlı iktidarlarını sürdürmek isteyen bir zihniyet, Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlanıyor. Bunu gören, tarihsel gerekçelerini bilen ve dünyanın bu devrine itiraz eden vicdan sahiplerinin sesi olarak ihtarda bulunmak üzere burada toplandık." İfadelerini kullandı.
"Kudüs'ü işgal eden İsrail'e, İsrail'e destek veren ABD ve bütün bunlara sessiz kalanlar ile birlikte insanlığa dönük bu ihtarın nedeni de hedefi de bellidir" diyen Çelik, şunları söyledi: "Kudüs insanlığın ortak mirası ve özgür Kudüs'ün haklı iradesini yansıtmak için buradayız. ABD'nin de ‘Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma’ ve ‘Amerikan Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasına’ yönelik söylemini fiiliyata geçirmeyi amaçlayan ABD ve Başkanı Trump ihtarımızın öncelikli muhataplarıdır. ABD'nin bu hamlesi, insanlık için manevi ve tarihi kıymete sahip, bu yönüyle de dünyanın barış adası olmuş Kudüs'ü savaş gerekçesine dönüştürmek amacı taşımaktadır. Bu yolla diplomatik ve ekonomik zeminde devam eden örtülü olarak üçüncü dünya savaşının ateşli bölümünün İslam coğrafyası üzerinden gerçekleşmesini istemektedir. Oysa Kudüs, bütün inançlar için ortak tarih, ortak coğrafya, ortak kültür ve hepsinden öte ortak kader ve birlikte yaşamak demektir. Kudüs'ün bu vasıflarının yok edilmesine izin vermeyiz. Kudüs'ün insanlığın ortak mirası olması gerçeğine ihanet ettirmeyiz."
Çelik, "Tam da bu yüzden dünyanın bütün iyi insanları barışı geliştirme ve barış adası Kudüs'ü koruma noktasında çağrımızın muhatabıdır. Buradan diyoruz ki, korsan İsrail Kudüs'ü başkent yapmak gibi bir hataya düşmemeli, ABD, İsrail'in başkentinin Washington olduğunu idrak etmeli." ifadelerini kullandı.
Kudüs'ün, Müslümanların nazarımızda bir mihenk olduğunu ifade eden Çelik, "Her bir karışı İlahi vahyi insanlığa bildiren peygamberlerin izlerini taşıması hasebiyle Kudüs; insan olma şuuru, selamete erme bilinci ve sulhun mihengidir. Kudüs, son Peygamber'in risaleti sırasında ilk kıble olarak seçilmesiyle de bizim için varoluşumuzun ve medeniyet kodlarımızın ifadesidir." şeklinde konuştu.
"Muharref bir inancı kendisine payanda olarak kullanan, batıdaki faşist düşüncelerden hız alan şiddet ideolojisi Siyonizm'in ateşine odun taşımak, nereden bakarsanız bakın akıl tutulmasıdır." diyen Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yüz yılı aşkın süredir Filistinlilere karşı şiddet uygulayan Siyonist çetenin ideallerine bu derece destek çıkmak sadece akıl tutulmasıyla açıklanabilecek bir durum değildir. Asıl neden kanlı müstebitlerin her ne olursa olsun iktidarlarını sürdürme stratejileridir. Görünen odur ki Kudüs; çökmekte olan köhne dünya düzeninin merkezindeki ABD oligarşisinin yaşadığı iktidar çatışmasını gizleme aparatı olarak seçilmiştir. Bu yönüyle de çağrımızın bir diğer muhatabı Siyonizm'e karşı çıkan samimi Yahudilerdir. Çünkü Kudüs, samimi Yahudiler'in de sığınağı ve inançlarını yaşama alanıdır."
İslam ülkelerinin liderlerine de seslenen Çelik, "İslam coğrafyasında günü kurtarma politikaları peşinde koşan devlet yöneticilerinin ikircikli tutumlarına karşı çıkarak, inancımızın ve tarihimizin bize verdiği güçle barışın sesini yükseltebiliriz. Şiddetten boğulmuş, krizlerle boğuşan bütün insanlık, doğru ve adil bir söz bekliyor. Anadolu bu sözü söylemeye hazırdır. Ümmetin gönlü bu hakikate açıktır. Bu konudaki inancımız, kararlığımız tamdır. Şimdi bu inancı, kararlılığı fiiliyata dökme vaktidir. Kudüs'ün Siyonizm'e başkent yapılmasını engellemek için harekete geçmek, birlikte ses vermek ve insanlığın da beklediği o sözü söylemek için buradayız. Müstebitler de en çok bundan korkuyor. Emin olun ki Kudüs'e özgürlük haykırışı bunun için şiddetle susturulmak isteniyor. Eğer insanı özgürleştirecek söz söyleyebilirsek, müstebit iktidarlar yerle yeksan olur, özgürlüğün nefesi bütün dünyaya ulaşır. Tam da bu yüzden Özgür Kudüs, tam da bu yüzden kahrolsun Siyonizm, tam da bu yüzden defolsun ABD, tam da bu yüzden Bağımsız Filistin. Bu inanç ve kararlılıkla Mescid-i Aksa'nın selamını alıyor, Kudüs ve Aksa'nın İslam'la kucaklaşması için haykırıyoruz." diye konuştu.
Basın açıklaması yapılan dua ile sona erdi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.