Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Mutfak Sanatları Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında belediye başkanlığına seçildiği 2014 yerel seçimlerden bugüne kadarki 4 yıllık dönemin değerlendirmesini yaptı.

Belediyenin en büyük gelirinin, giderlerini azaltmak olduğunu belirten Şahin,  2017 yılında ön görülen 1,5 milyar liralık giderinin bir milyar 320 milyon liraya düşürdüklerini, 2014 yılından bu yana personel sayısını azaltarak 883 personele düşürdüklerini ve çok ciddi mali disiplin uyguladıklarını belirtti.

Gözyaşı, kan ve savaşın devam etiği noktada şehrin kalkınması, güvenliği, huzuru ve mutluluğu için çok büyük gayret gösterdiklerini belirten Şahin, “Biz çok kolay mazeret üretebilirdik. Neden iş yapamadığımızı topluma çok rahat anlatabilirdik. Ama en zor zamanda, kişilerin kabiliyeti ve kapasitesi ortaya çıkar. Bu zor işi ancak, birbirine inanmış senkronize olmuş bir ekip başarabilirdi ve bizde bu işin üstesinden geldik. Yerel yönetimde insan, bilgi ve mali yönetim çok önemlidir.” dedi.

“Biz her kuruşu bir yetimin hakkı olarak görüyoruz”

Hükümetten gelen paranın, toplam gelirlerinin yarısı olduğunu belirten Şahin, “Birilerinin yazdığı yalan ve yanlış bilgilerle yanlış algı oluşturmasına müsaade edemeyiz. Bu bizim en rahat işimiz, ben ve ekibim, hesabımızı hakka ve halka verme üzerine kurduk. Biz her kuruşu bir yetimin hakkı olarak görüyoruz. Merkezden gelen bütçe 544 milyon lira. Bu para toplam gelirimizin yarısı kadardır. Biz, 500 bin mülteciye merkezden gelen parayı kullanamadığımızdan 7 yıldan bu yana onların tüm ihtiyaçlarını belediye olarak karşılamaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Elbette ki meydana cami yapılacak”

Gaziray ve Düzbağ gibi 3 milyar liralık büyükşehir belediyesinin yapacağı yatırımı devlet yatırımına dönüştürdüklerini belirten Şahin, Gazetecilere 4 yıllık çalışmalarını özetleyen 30 dakikalık filmi izletip daha sonra ise gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Gaziantep’te sürekli tartışmalara neden olan Kamil Ocak Stadyumu'nun yeri ile ilgili sorulan bir soruyu cevaplandıran Şahin, ‘cami yapılsın veya yapılmasın’ tartışmalarının toplumda büyük bir kutuplaşma ve fitneye neden olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın sözü bizim sözümüzdür. Elbette ki meydana cami yapılması ile ilgili zaten biz yaptığımız meydan tasarımında bu caminin yapılacağı yeri yaşanılabilir bir meydan tasarımı olarak belirlemiştik. Gençlerin, çocukların ve ailelerin gelip her türlü bütün dünyadaki meydanlar gibi kendini bulduğu, oturup yemeğini yediği, çayını kahvesini içebileceği ve alışverişler yapabileceği bir meydan tasarımının altyapısı devam ederken bu kutuplaşmadan dolayı kötü bir zaman dilimi geçirdik. Sayın cumhurbaşkanımız da kongremizde buraya bir meydan camisinin yapılacağını yeniden beyan etti.”

“Sayın Cumhurbaşkanımız mimarına bu konuda talimatı verdi”

Şahin, belediye olarak yıkılacak valilik binasının yerini cami ve stadyumun yerini ise bir meydan olarak proje hazırladıklarını belirterek, “Zaten bizim tasarımımızda da meydan camisi ile ilgili kısmında cami projesi vardı. Valilik binasını bir camiye dönüştürüp, diğer kısmı da tamamen meydana dönüştürecek bir tasarım yapmıştık. Sayın Cumhurbaşkanımız kendi mimarına bu konuda talimatı verdi. Hem cami tasarımı hem meydan tasarımı ile ilgili şu anda Türkiye’nin en iyi bir mimar ekibi tasarım çalışmasını yapıyor. Bu çalışmalar tamamlandıktan sonrada biz halkımızla son durumu paylaşacağız. Ama benim ilk tasarımım da valilik binasını kaldırıyorduk ve stadyumu da meydana dönüştürerek valilik binasının yerine bir cami yaptırıyorduk. Ama şu anda çalışan ekip çalışmasını tamamlamadığı için onların çalışması bitmeden bir şey söylemem doğru olmaz, o çalışmayı bekliyoruz.” dedi.

“Buradan dönüşleri sağlamamız gerekiyor”

Suriyeli mültecilerin dönüşü ile ilgili sorulan bir soruyu da cevaplandıran Şahin, Güneydoğu’daki 250 bin Suriyeli mültecinin tekrar kendi ülkesine geri döndüğünü söyledi.

Cerablus’a 50 bin El-Bab’a ise 100 bin kişinin döndüğünü ve diğer 100 bin kişinin ise Suriye’nin diğer bölgelerine geçtiğini belirten Şahin, “Asıl toprağın sahipleri burada olunca oraya PKK, PYD, DEAŞ gibi terör örgütleri komşumuz olduğu sınır güvenliği açısından daha tehlikeli olduğu bir zaman yaşandı. O yüzden Fırat kalkanı çok önemli bir operasyondu. Cerablus’a dönüşler çok önemliydi. El-Bab’a 100 bin kişi döndü. Afrin’e de 700 bin kişinin dönmesini bekliyoruz. Dolayısıyla biz önce geri dönüşlerle ilgili bu kısımda orayı hızlı bir şekilde normalleştirip hem sınır güvenliğimiz hem Suriye'nin sınır güvenliği hem kendi komşularımızın gerçekten yıllardır bu coğrafyada komşuluk yaptığımız kişilerle yaşaması açısından çok önemli. Şu an Karkamış'ta gümrük kapısı yapıldı. Geçen, valimizle muhtarlar toplantısına gittiğimizde kapıda bin 100 TIR bekliyordu. Hemen biz ikili vardiyaya geçsek orada bir ticaret, taşımacılık ve tarım üzerine bölgenin kalkınması söz konusudur. Birinci amacımız; buradan dönüşleri sağlamamız gerekiyor. İkincisi ise geriye kalanlarla ilgili misafirlik bir gün iki gün olur. Yedi yıldır biz bu insanları misafir ediyoruz. Dolayısıyla bunun bir imar, iskan politikasıyla ve yeni bir bakış açısıyla bakılması gerekiyor. Ama önceliğimiz de herkesin kendi toprağına dönmesini arzu ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bir gazetecinin, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağınıza dair söylentiler var. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?” şeklinde sorulan bir soruyu da cevaplandıran Şahin, bu tür iddia ve haberlerin spekülasyon olduğunu belirterek, ciddiye alınmaması gerektiğini ifade etti.

Program gazetecilerle çekilen toplu fotoğraflarla sona erdi.

İLKHA