Türkiye’de son zamanlarda çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarına her gün bir yenisi eklenirken, Abdullah Şevki’nin kitabında sübyancılığı meşrulaştırması büyük bir tepki topladı.

Sözde yazar Şevki’nin, "Zümrüt Apartmanı" kitabında yayımladığı çocuk istismarı ile ilgili ifadelerinin gün yüzüne çıkması Türkiye'de şok etkisine neden olmuş, kamuoyundan gelen yoğun tepki sonucu söz konusu şahıs gözaltına alınmıştı. Şevki ve kitabın basıldığı yayınevinin sahibi Alaattin Topçu, çıkarıldıkları mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Kitabında sübyancılığı meşrulaştıran Şevki’nin serbest bırakılmasına sert tepki gösteren Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, bu tür kişilerin toplumda serbest olarak dolaşmasının uygun olmadığını söyledi.

Toplumun temel yapısının ailenin oluşturduğunu ve ailenin de en küçük yapı taşlarının geleceğimizin teminatı olan çocukların olduğunu belirten Göral, "Çocuklarımızın en iyi şekilde yetiştirilmesi, İslam ahlakıyla yetiştirilmesi gerekmektedir. Fakat bu çocuklarımızı kendi hallerine bırakmıyorlar. Özellikle son günlerde çocuk istismarı gündemde çok yer almaktadır. Fakat çocuk istismarı yanlı bir şekilde gündeme getirilmektedir. Sol medya yeri geldiği zaman ‘çocuk gelinler olmasın, haydi kızlar okula, küçük yaştaki kız çocuklarını evlendirmeyelim’ şeklinde toplumda böyle bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Sanki kız çocukların hepsi küçük yaşta gelin ediliyor, küçük yaşta evlendiriliyor ve buna zorlanıyor. Bu şekilde bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Zaten böyle bir durum yoktur." dedi.

Sol medyanın tepki göstermemesi manidar!

Genç yaşta evlenip yuva kurdukları için eşleri cezaevine atılan binlerce kişinin olduğunu hatırlatan ve bu konudaki mağduriyetlerin halen devam ettiğine dikkat çeken Göral, "Buna benzer belli bir yaştan önce evlendirilen kişiler şu anda cezaevindeler. Hatta bununla ilgili Adalet Bakanımız açıklama yaptı. Bu konu ile ilgili bir düzenleme yapacaklarını söylemişti. Ama şu ana kadar bu konuda herhangi bir adım atılmadı, birçok mağdur insan var. Bu insanlar resmi evlilik yaptıkları halde en azından bir evlilik yaptıkları ve çocukları olduğu halde bu kişilerin yaptıkları evlilikler maalesef istismar sayılıyor. Fakat bunun yanında bir yazar çıkıyor, çocuk istismarı ile ilgili toplumumuzun, dinimizin hiçbir şekilde kabul etmeyeceği ifadelere kitabında yer veriyor. Bu çocuk istismarını savunan bazı kesimler özellikle de sol medya hiçbir tepki göstermiyor. Bu konuda hiçbir şey dile getirmiyorlar. Bunu ilerici ve aydın bir yazar olarak gösteriyorlar. Böyle bir şey olabilir mi?" diye konuştu.

"Toplumdaki ahlaki dejenerasyonu bozmak için yapılan hareketlerdir"

Göral, "Çocuk istismarı varsa, açık bir şekilde bu gösterilebiliyorsa, bu konuda aslında hükümetimizin de bu gibi konulara dikkat etmesi gerekir. Bu gibi konularda hassasiyet göstermesi gerekir. Bu kitap 2013 yılında yayınlanmış, bugün 2019 yılındayız. Ama bu kitap daha yeni gündeme geliyor. Yine aynı şekilde bir bayan yazar kitabında sözde Türkiye'nin en tanınmış ve popüler yazarlarından biri olan bir yazarda aynı şekilde bu konuda bir kitap yazmıştı. Bunlar reklama, toplumdaki dejenerasyona yönelik yapılan hareketlerdir. Toplumdaki ahlaki dejenerasyonu bozmak için yapılan hareketlerdir." diye konuştu.

"Çocuk istismarı kesinlikle kabul edilemez"

Aileyi ve çocukları hedef alan bu tür yaklaşımlara tepki gösterilmesi gerektiğini belirten Göral, şunları söyledi:

"Burada toplumun en hassas noktası olan aile ve çocuk istismarı eğer gündeme getirilirse, çocuklar bu şekilde gündem oluşturulursa, bu şekilde aile yıpratılırsa, aile toplumunun temeline dinamit konmuş olur. Çünkü toplumun temeli ailedir. Burada da en hassas birey olan çocuklarımızdır. Çocuklarımızın en iyi şekilde korunması lazım. Çocuk istismarı kesinlikle kabul edilemez. Her zaman çocuk istismarını gündeme getiren sol medya nerede? Bugün neden kendileri bu gündeme girmiyorlar? Neden bunun yanlış olduğunu söylemiyorlar? Demek ki burada bir art niyet var, bu planlı ve programlıdır. Zaten 2013 yılında yazılan bir kitabın 2019 yılında gündeme getirilmesi de işin farklı bir boyutu olduğunu zaten apaçık göstermektedir."

Göral, skandal kitabın yazarı Abdullah Şevki’nin sevk edildiği mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına tepki göstererek, bu tür kişilerin toplumda serbest olarak dolaşmasının uygun olmadığını ifade etti.

"Dizilerin hemen hemen tamamı ailenin yozlaşmasına yöneliktir"

 "Her şeyin temelinde İslam ahlakı vardır" diyen Göral, "İslam'ın toplum için çizmiş olduğu bir yol var. Biz o çizgiden ve o yoldan ayrıldığımız takdirde yoldan çıkmış oluruz, İslami ahlakın gereklerini yerine getirmemiş oluruz. Günümüzde toplumu yıpratmak için büyük bir çaba harcanmaktadır. Bu medya ile olsun, dizilerle olsun ve sosyal medya ile olsun, bu şekilde sürekli toplum üzerinde oynanan, toplum üzerine yapılan bir mühendislik var. Bununla ilgili yapılan bir çalışmalar var. Özellikle de bizim Türkiye toplumunda bu yoğun bir şekilde uygulanmaya çalışılmaktadır. ‘Biz toplumu ve aile yapısını bozarsak her şeyi bozmuş oluruz’ bu şekilde düşünülüyor. Özellikle de dizilerden bahsetmek istiyorum. Dizilerin hemen hemen tamamı ailenin yozlaşmasına yönelik yapılan dizilerdir. Senaryolar sürekli bu yöndedir. Burada hükümetin özellikle bu dizilerle ilgili olarak iyi bir önlem alması gerekmektedir. Bizim yıllardan beri gelen bir örf adet ve geleneğimiz var, bir aile yapımız var. Bir İslam ahlakı geleneğimiz var. Bunlar göz önünde bulundurularak yapılan dizilerin bu şekilde yapılması gerekir diyorum." şeklinde konuştu.

İLKHA