Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Osman Türkman, sütü ve eti kendilerinin ürettiğini ancak fiyatı başkalarının belirlediğini söyleyerek, piyasada söz sahibi olabilmek için kendi üretim tesissilerini kurmaları gerektiğini ifade etti.  

Geçtiğimiz yıl Gaziantep Koyun keçi Yetiştiricileri Birliği için alınan seçim kararının mahkeme kararıyla iptal edilmesine tepki göstermek ve kentteki küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin de sesini duyurabilmek için yaya olarak Gaziantep'ten Ankara'ya yürüyen ve geçtiğimiz aylarda gerçekleştirilen genel kurulda, büyük bir oy farkıyla birlik başkanlığına seçilen Osman Türkman, basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda açıklamalarda bulunan Türkman, küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin yaşadıkları sorunlar ve birlik olarak yapacakları projeler ile ilgili bilgi verdi.

Küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin, yem fiyatlarının yüksekliği, ürünlerin değerinde satılamaması, mera alanları, sigorta problemi, hayvan hastalıkları, yaylım alanlarının ormanlık alanlara çevrilmesi, hazine arazilerinin köylerde ikamet etmeyip, tarım ve hayvancılıkla uğraşmayanlara kiralanması, bu arazilere meyve fidanı ekilmesi ve benzeri birçok sorun yaşadığına dikkat çeken Türkman, hayvancılığın tekrar güçlenmesi için bu sorunların çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi.

Türkman, Gaziantep'te çobanların oy hakları ellerinden alınmasın ve 5 bin 300 üye yerine 98 kişi oy kullanmasın diye yaklaşık 17 aylık zorlu bir mücadele sonunda 9 Aralık 2018 tarihinde tüm üyelerin katılımıyla yapılan seçimlerde rakiplerinin yaklaşık iki katına yakın oy farkı ile Gaziantep Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanlığına seçildiğini belirtti.

“Haksızlığa karşı yapmış olduğum mücadele neticesinde üyelerimizin bizleri başkanlığa layık görmeleri aynı zamanda omuzlarımıza ağır bir yük yükledi” diyen Türkman, “Benim bir hayalim vardı ve Rabbim nasip ederse Türkiye'nin en büyük çiftçi kuruluşu olan Konya'daki gibi Gaziantep'te çiftçilerimize ve üreticilerimize ait ürünleri işleyip, pazarlayan bir marka oluşturmaktı. Marka ile ilgili çalışmalara hemen başladık ve iki isim belirledik, bunların marka tescil ve logo çalışmaları şu anda yapılmaktadır.” dedi.

Gaziantep Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliğinin kentteki 9 ilçede 390 yerleşim yerinde 5 bin 300 üyesinin olduğu bilgisini veren Türkman, “Bu üyelere ait 260 bini anaç koyun keçi olmak üzere toplam 420 bin küçükbaş hayvan mevcuttur. Birlik üyelerimizin, mera sorunları, çoban sorunları, yem fiyatlarının yüksekliği, ürünlerin değerinde satılamaması, sigorta problemi, hayvan hastalıkları, yaylım alanlarının ormanlık alanlara çevrilmesi, hazine arazilerinin köylerde ikamet etmeyip, tarım ve hayvancılık ile uğraşmayanlara kiralanarak, bu arazilere meyve fidanı ekilmesi ve benzeri sorunları bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.

"Hayvan ölümlerini ve verim kayıplarımızı azaltarak gelirlerini arttırmamız lazım"

Türkman, göreve geldikten sonra vakit geçirmeden hayvancılığın önündeki sorunların çözümü için üreticilerin bulundukları ilçelerde ziyaret ederek, toplantılar düzenleyerek, sorunlarını ve önerilerini dinlediklerini belirterek, şunları söyledi:

“Buna göre projelerimizi hazırlamaya ve sorunları ilgili makamlara iletmeye başladık. Bu sorunların çözümünde hükümete, bürokrasiye görev düştüğü gibi üyelerin sorunlarını çözmek üzere kurulmuş olan birliklere daha çok görev düşmektedir. Birlik olarak üyelerimizin ürünlerini değerinden satabilmek, hastalıklar ile mücadele ederek hayvan ölümlerini ve verim kayıplarımızı azaltarak gelirlerini arttırmamız lazım. Üyelerimizin gelirlerini arttırdığımız takdirde sorunların çözümü de daha kolay olacaktır.”

Göreve gelir gelmez Gaziantep Tarım ve Orman İl Müdürlüğünden 2019 yılında en az bin üyesinin bilinçlendirilmesi için 9 ilçede 40 adet “Sürü yöneticisi ve çobanlık'” kursu açılmasını talep ettiklerini bildiren Türkman,  “Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüzün gösterdiği duyarlılık neticesinde ilçe Müdürlükleri aracılığıyla talebimize hızlı bir şekilde cevap vererek kursların açılmasını sağlamaya başladı. Henüz bir ay gibi bir süre geçmesine rağmen 6 adet kurs açıldı ve bu kurslara 155 yetiştirici katıldı ve katılmaya devam ediyor.”

Birlik binasının önündeki satış noktasında üyelerinin köylerinde ürettiği doğal ve sağlıklı ürünleri, uygun fiyatla halkın tüketimine sunmaya başladıklarını anlatan Türkman, “Katkısız, doğal ve gerçek ürünlerimizden alan müşterilerimiz farkı hissediyorlar. Şu anda keçi sütü, koyun sütü, inek sütü, keçi yoğurdu, koyun yoğurdu, inek yoğurdu, Antep peyniri, lor, çökelek, kaymak, tereyağı, sadeyağ, köy yumurtası, gezen tavuk yumurtası, zahter balı, çam balı, çiçek balı, üzüm pekmezi, süzme yoğurt, salamura peynir, nar ekşisi, zeytinyağı ve dondurma satışı yapmaktayız. Ürün çeşitlerimizi arttırmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

"Sütü biz üretiyoruz ancak fiyatı başkası belirliyor"

Türkman, “Sütü biz üretiyoruz ancak fiyatı başkası belirliyor, eti biz üretiyoruz ancak fiyatı başkası belirliyor, hayvanlar için aldığımız yemin fiyatını başkası belirliyor. Piyasada ve fiyatlarda bizim de söz sahibi olmamız için kendi üretim tesislerimizi kurmamız gerektiğini düşünüyorum. İlk olarak ürünlerin değerinde satılabilmesi için Birlik olarak başta üyelerimizin süt ve süt ürünlerini toplayarak, bunları proje aşamasındaki birliğe ait olacak süt işleme tesisinde işleyerek, kendi markamızla halkımıza ilk elden, aracısız uygun fiyata doğal ve güvenilir ürünler sunacağız. Bunun için İpekyolu Kalkınma Ajansına sunmak üzere iki adet proje hazırlamaktayız. Biri süt toplama projesi, diğeri gastronomi alanında süt işleme, Antep peyniri projesi. Bu projeler başlangıç olacak, zamanla tesisi sadece süt paketleyen değil, aynı zamanda yoğurt, ayran, paket süt, peynir çeşitleri, tereyağı, sade yağ ve dondurma üretimi yapan entegre bir tesis haline getireceğiz. Üretimin her geçen gün azaldığı, köylerin boşaldığı, tarımsal ürünlerin bir kısmının ithal edilmek zorunda kalındığı bu günlerde inanıyorum ki yetkililerimizde bu projelerimize sahip çıkarak destek olacaklardır.” diye konuştu.

Hayvan dağıtımları mercek altında

Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Türkman, “Genç Çiftçi Projesi” kapsamında hibe edilen küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarda hastalık iddialarından sonra Tarım ve Orman Bakanlığı'nın küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi amacıyla uyguladığı “Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi” ve “Genç Çiftçi Projesi” kapsamında hayvan dağıtımlarının mercek altına alındığını belirtti.

Türkman, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün, hayvanların ithalatla temin edilmesi yerine yurt içinden karşılanması için Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği ile protokol imzaladığını, bundan sonra hayvanların firmalar üzerinden değil, ilgili birlikler ve odalar üzerinden dağıtılacağını bildirdi.

İLKHA