Çay, şeker ve motorinin ardından bir zam da elektriğe geldi. Yerel seçimlerin hemen ardından art arda yapılan zamlara doğalgazın da eklenmesi bekleniyor. Son zamanlarda art arda temel tüketim ürünleri başta olmak üzere birçok ürüne gelen zamlara tepki gösteren vatandaşlar, yapılan bu zamların tekrar alınmasını bekliyor.

Geçtiğimiz günlerde peş peşe çay, şeker, elektrik, akaryakıt gibi temel tüketim ürünleri ile birçok gıda ürününe gelen yüksek zamlara tepki gösteren Gaziantepliler, zamların kendilerini çok zor durumda bıraktığına dikkat çektiler.

Yaşanan ekonomik sıkıntının nedeninin yanlış ekonomi politikaları olduğunu belirten vatandaşlar, son günlerde birçok temel ürüne yapılan zamların kendilerini daha da zor duruma düşürdüğünü ve hayat pahalılığı ile işsizliğin, ülkenin en önemli sorunu olduğunu söylediler.

Yapılan zamların vatandaşları daha da zor duruma düşürdüğünü belirten Kenan Hücum, "Bu zamlar herkesi olumsuz etkilediği gibi bizi de etkiledi. Ne iş ne de güç var. Ortalama 5 aydır bu durum böyle devam ediyor. Sözde asgari ücrete yüzde 25 zam yaptılar, oysa şimdi sadece elektriğe yüzde 15 zam yapıldı. Değişen bir durum olmadı. ÖTV ve KDV tekrar yükseldi. Bunlar zaten geçici çözümlerdi. Biz zaten ekonomi olarak vergiye bağlı bir devletiz. Bu durumun düzelmesi için üretimin yapılması lazım. Çünkü başka çaresi yok. Üretim yaparak dışa bağımlılıktan kurtulmalıyız. Her şeyde dışa bağımlıyız. Petrole yine zam geldi. İnsanlar, artık araca binmeye korkuyor. İnsanlar evine ekmek götüremeyecek duruma geldi. İşsizlik başını almış gidiyor." şeklinde konuştu.

"Hangi vatandaş geçimini sağlayabiliyor?"

Yapılan zamlardan dolayı şikâyetçi olduklarını söyleyen Hasan Andiç de, "Çevremize dönüp bir bakalım. Otobüs duraklarında işsiz gençler kaynarken bu zam nedir, neyin nesidir? Yapılan bu zamlardan kimler memnun? İstanbul seçiminde, üç gün içerisinde 32 trilyon para kayboldu. Peki, bu para kimin kesesinden gitti? Bu parayı acaba kim harcadı? Elhamdülillah ki benim bir emekliliğim var. Emekliliğim olmazsa geçinemeyeceğim. Hangi vatandaş geçimini sağlayabiliyor? Gaziantep sanayi şehri olduğu için insanlar bir şekilde geçimini sağlıyor. Ama batı illerindeki vatandaşlarımız kan ağlıyor ve bu durum kimsenin umurunda değil." ifadelerini kullandı.

"Dolar düşmesine rağmen art arda zamlar geliyor"

Dolar düşmesine rağmen yapılan bu zamlara ve ürünlerin fiyatının düşmemesine anlam veremediğini belirten Emrah Çelik şunları söyledi:

"Dolar düştüğünde neden zam geliyor, anlayamıyorum? Bu duruma bir türlü anlam veremedik. Ülke zaten bir yoksulluk çekiyor. Herkes ekmeğinin peşinde ve bu ekmeği de elimden almaya çalışıyorlar. Asgari ücrete yapılan yüzde 25'lik bir zam vardı. Bu zammı yaptılar ama hemen ardından da birçok ürüne zam yapıldı. Kaşıkla verdiklerini kepçeyle tekrar alıyorlar. Ben, asgari ücretin biraz üzerinde çalışıyorum ama asgari ücret ile çalışanlar ev kirası mı versin, tüp mü, çay ve şeker mi alsın? Vatandaş geçimini sağlayamıyor. Vatandaş ne yapsın? Şu an zor geçiniyoruz. Hayat şartları gittikçe zorlaşıyor. Çünkü ekonomi şu an çok kötü bir durumda. Ekonomi Bakanı'nın bir an önce değişmesini istiyoruz ve ekonomiyi daha iyi bilen birinin bakan olmasını istiyorum."

"İslami bir ülkede faizin hiç olmaması lazım"

Zamların kendilerini büyük oranda mağdur ettiğini belirten Ali Demir de, "Son zamanlarda enflasyon çok yüksek çıktı. Enflasyon her ay artıyor. Bu yaz döneminde çok az bir düşüş oldu ama genel anlamda fiyatlar geçen yıla göre çok yüksek. Bu durumun düzelmesi için kalıcı çözümler lazım. Öncelikle İslami bir ülkede faizin hiç olmaması lazım, faiz haramdır. Bu şekilde yapılan zamlar üzücü bir durumdur. Biz ülke olarak daha iyi şartlarda yaşayabiliriz. Yetişmiş iş ve insan gücü var. Bunlar daha iyi değerlendirilebilir. Üretim ekonomisine geçilebilir. Refah düzeyi daha yüksek bir ülkede yaşamak, hukuk kurallarının daha iyi olduğu, halkın alım gücünün yüksek olduğu şartların sağlanması gerekir. Çünkü gerçekten geçim çok zor. Eskiye oranla çok zorlanıyoruz." şeklinde konuştu.

"Geçmişe oranla çok zor şartlar altında yaşıyoruz"

Mehmet Özdemir, "Vatandaş zaten perişan, iş yok! Bir de zam geldiği zaman, herkes çaresiz kalıyor. Geçmişe oranla çok zor şartlar altında yaşıyoruz. 'Dolara zam geldi.' gerekçesiyle her şeye zam yapıldı. Ama dolar düştü, buna rağmen fiyatlar düşmedi. Eve aldığım malzemenin yüzde 50'si ve 60'ını halen zamlı alıyorum. Dekorasyon işi ile uğraşıyorum, aynı zamanda emekliyim ve bir şekilde geçiniyorum ama o kadar iyi geçindiğimi söyleyemem. Emekli olmasam, mevcut işim geçimimi sağlamak için yeterli değil. Allah dar gelirlerinin yardımcısı olsun." temennisinde bulundu.

"Bu hayat pahalılığının önüne geçilmesi lazım"

Yetkililerin bu zamlara bir an önce çare bulması gerektiğini belirten Ali Çelik de, "Bu hayat pahalılığının önüne geçilmesi lazım. Üretim az, tüketim fazla. En büyük problem de bu. Açlık sınırı ile asgari ücret birbiriyle uyuşmuyor. Bu da büyük bir problem. Çünkü gelir giderimizi karşılamıyor. Benim bir çocuğum var, zor geçiniyorum. Asgari ücret yetersiz kalıyor. Çünkü her şey pahalı. Ülke ekonomisinin bir an önce düzelmesi lazım. Bu pahalılığın önüne geçilmesi ve işsizliğin azaltılması lazım." diye konuştu.

"Zamlar bizi olumsuz etkiliyor"

Zamlara tepki gösteren Yuşa Özbahçeci, "Zamlar tabi ki bizi olumsuz etkiliyor. Biz Gaziantep şehri olarak gelişmekte olan bir şehiriz. Sanayi anlamında ilerliyoruz. Gaziantep'te belki iş imkânı var ama diğer konulara baktığımızda bazı illerdeki vatandaşlarımız zor şartlar altında yaşıyor." diye belirtti.

İLKHA