Yapıcıoğlu: Büyükelçiler Türkiye'nin içişlerine karışmamalı!
Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu; Osman Kavala, MOSSAD'a düzenlenen operasyon, sağlık sistemi ve asgari ücret gibi konulara değindi.
Dün Cizre'de çeşitli temaslarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, bugün Şırnak'a geçerek burada basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi.
Şırnak'ın sorunları ve Türkiye gündemine dair önemli açıklamalarda bulunan Yapıcıoğlu, basın toplantısı sonrasında kentte esnaf ziyareti yaparak halkın sorunlarını bizzat halktan dinleyeceklerini hatırlattı.
Dün yaptığı Cizre ziyaretini değerlendiren Yapıcıoğlu, "Cizre'de yaptığımız ziyaretlerde ilçenin trafik sorununun ön plana çıktığını gördük. Yaptığımız esnaf ziyaretinde ülke genelinde olan sıkıntıların büyük bir kısmının burada da yaşandığını gördük. Esnafın durumu iyi değil. Ayrıca memleketin her tarafında olduğu gibi Şırnak'ta da işsizlik sorunu var. Pahalılık, enflasyon ve dövizdeki yükseliş burada da sıklıkla dile getirilen bir sorun.' dedi.
"Güvenlik gerekçesiyle Şırnak'ta ormanlar yok ediliyor"
Şırnak'ın genel sorunlarını dile getiren Yapıcıoğlu, "DEDAŞ'ın uygulamalarından yoğun bir şikâyet var. Bu kurumun elektrik kablolarını yer altına alma çalışmalarında yollar delik deşik edilmiş ve kazılan bu yollar tekrar kapatılmamış. Bu yüzden de oluşan toz, hayatı olumsuz etkiliyor ve ulaşım noktasında sıkıntı çıkarıyor. Yine DEDAŞ ile ilgili ciddi yakınmalar işittik. Elektrik faturalarının bir evin tüketiminden çok daha yüksek gelmesi halkın şikâyet ettiği sorunlardan… İnşallah biz bu konunun takipçisi olacağız. Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi'nin genel merkezi Diyarbakır'da, biz orayı ziyaret ederek sorunu tam olarak öğrenip bir an önce giderilmesi hususunda temaslarımız olacak." dedi.
Şırnak'ta su sıkıntılarının yaşandığını ve kentte bulunan Cudi ile Besta Dağı bölgesindeki köylülerin kendi bağ-bahçelerine özel izin almadan gidemediklerini ve bu yüzden sıkıntılar yaşandığını dile getiren Yapıcıoğlu, "Güvenlik önlemleri halkın can ve mal güvenliğini sağlamak içinse vatandaşın kendi özel mülküne ulaşması neden bu kadar zorlaştırılıyor? Alınan bu önlemler halkın can ve mal güvenliğini sağlamaya yetmiyorsa o zaman hiçbir yerde olmadığı kadar alınan güvenlik önlemleri neden alınıyor? Ayrıca yine güvenlik nedeniyle bazı ormanların, ağaçların kesildiği iddiaları dile getirildi. Biz bu sorunların takipçisi olacağız inşallah." şeklinde konuştu.
"Sağlık sisteminde yaşanan sorunlar bir an önce giderilmeli"
Şırnak'ta basınla bir araya geldikten sonra yaptığı açıklamalara Türkiye gündemi ile devam eden Yapıcıoğlu, Ankara Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği asistanı Dr. Rümeysa Berin Şen'in vefatıyla sonuçlanan trafik kazasına değinerek şunları söyledi:
Hayatını kaybeden doktorumuza Allah'tan rahmet diliyorum. Bu kaza, sağlıkla ilgili bazı sorunları yeniden gündeme getirdi. Özellikle kamuda doktor sayısının yetersizliği her yerde vatandaşlar tarafından bize şikâyet ediliyor. Kamuda çalışan doktorların pandemi sürecinde istifa etmesi yasal olarak engellenmişti. Temmuz ayının ilk günlerinde kalkan bu yasak sonrası yoğun bir şekilde kamudan özele doktor geçişleri oldu. Bunun bir şekilde durdurulması gerekiyor. Çünkü doktor yetersizliğinin yaşandığı hastanelerde MHRS ve Alo 182'den randevu alınamıyor. Ayrıca doktor yetersizliği çalışan doktorlara ağı bir yükün altına sokmuş durumda. Vefat eden doktorun da iddialara göre 36 saatlik bir mesaiden sonra kazanın yaşandığı dile getiriliyor. Yine diş hastanelerinde randevu alınamıyor. Hatta Malatya'da bir diş hastanesi 5 yıl sonrasına randevu vermiş. Bu sorunlar halkı özel hastanelere, özel hastanelerde halkın bütçesini zorluyor. Tüm bunlar doktor sayısının artırılması ve onların özlük haklarının artırılması noktasında gerekli tedbirler alınmalı.
Ordu'da bir stadyumun açılışında Kur'an'a yapılan saygısızlığa tepki gösteren Yapıcıoğlu, Müslümanların kutsal kitabına yapılan saygısızlıkların önüne geçilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
"Büyükelçiler Türkiye'nin içişlerine karışmamalı!"
10 Büyükelçi'nin Osman Kavala hakkında imzaladığı ortak bildiriye değinen Yapıcıoğlu, "Evet uzun tutukluluk ülkemizde bir sorundur. Bu sorun bir kişinin değil birçok kişinin yaşadığı hak ihlalidir. Bu konudaki yasal uygulamalar gözden geçirilmeli. Bu konuda yargıda bulunan hâkim ve savcıların eğitim sürecinde bu konulara biraz daha eğilmeli. Belki dünyada ilk defa 10 ülkenin büyükelçisi ortak bir açıklama yapıp doğrudan isim vererek bir şahsın derhal serbest bırakılması gerektiğini söylüyor. Bu durum diplomatik teamüllerde yoktur. Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci Maddesinde, büyükelçilerin görev yaptığı ülkenin içişlerine karışmayacağı belirtilmektedir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 10 büyükelçiyi istenmeyen adam ilan etmesinden sonra büyükelçilerden gelen açıklamayı değerlendiren Yapıcıoğlu, bu durumun hükümetin ya da büyükelçilerin geri adım attığı yönünde farklı görüşlerin konuşulmasına neden olduğunu söyledi.
Tutuklama süresinin uzun olmasını doğru bulmadıklarını ama büyükelçilerin yaptığının da doğrudan içişlerine müdahale olduğunu belirten Yapıcıoğlu, "İnsan hakları ihlallerine karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin ya da Avrupa Komisyonu Parlamenterler Meclisi'nin bu konularda söz söylemesi mevzuata uygundur. Ama büyükelçilerin böyle bir açıklama yapması garip bir durumdur." şeklinde konuştu.
MİT'in MOSSAD ajanlarına yaptığı operasyon hakkında da değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, "Türkiye'de bazı istihbarat servislerinin kendi muhaliflerine yönelik operasyon hazırlıkları içerisinde olduğunu Çeçenlerin İstanbul'da katledilmesi olayında hatırlıyoruz. MOSSAD'a yapıla bu operasyon bir ilkti ülkemizde. Bu olaydan sonra dış gelişmelerde farklı durumlar yaşanabilir." dedi.
"Asgari ücretten vergi alınmasın ve bu durum yasalaşsın"
Açlık sorunu ve asgari ücretin iyileştirilmesi gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, "2012 yılında Meclis'te bulunan 4 parti Anayasa Değişikliği Komisyonunda asgari ücretlilerden vergi alınmaması yönünde anlaşmışlardı. Biz bunu halka verilmiş bir söz olarak kabul ediyoruz. O gün o komisyonda yer alan ve bugün parlamentoda bulunan bütün partilere çağrıda bulunuyoruz; asgari ücretten vergi alınmaması yönünde bir çalışma yapın ve bunu da anayasa değişikliği şeklinde gerçekleştirin ki kalıcı olsun." ifadelerini kullandı.
Basın açıklamasından sonra basının gündeme dair bazı sorularını yanıtlayan Yapıcıoğlu, basın mensuplarıyla hatıra fotoğrafı çektikten sonra esnaf ziyareti yapmak üzere toplantı salonundan ayrıldı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.