Hasan SABAZ
Kapitalist İslam`a karşı Sosyalist İslam İSLAM BUNUN NERESİNDE?
Nihayet başardılar.
Anti kapitalist olduğunu söyleyen “İslamcı” grup, kapitalizmin en önemli öğesi olan reklam işini halletti.
1 Mayıs’ta bir onlar konuşuldu bir de mağazalara saldıran ve kendilerine “anarşist” diyen vandalist grup.
Kimsenin işçileri falan konuştuğu da yok, ilgilendiği de.
Varsa yoksa reklam, varsa yoksa ajitasyon, varsa yoksa şiddet…
Yani her yönüyle 1 Mayısa kapitalizm hakimdi.
Siz bakmayın pankartlara, sloganlara.
Kapitalizm, gelişti, ilerledi. Şimdi farklı renklerde, farklı tonlarda meydanlara çıkabiliyor.
Bunlar 1 Mayıs tablosundan gördüklerimiz.
Şimdi bunu bir tarafa bırakıp esas konumuza gelelim.
Fatih Camiinde hayatını kaybetmiş işçiler için gıyabi cenaze namazı kılıp Taksim’deki yoldaşlarına katılan bir grup, “anti kapitalist” olduğunu iddia ediyor.
Olabilir.
Ülkede bir “abdestli kapitalizm”in olduğunu iddia ediyorlar.
Olabilir.
Kapitalizm, münafık bir sistemdir. Abdestsizi olabileceği gibi cenabetli iken abdestli olduğunu iddia edeni de çıkabilir. Yani bir rezerv koyarak bu tanıma da “eyvallah” diyebiliriz.
Kapitalizmin karşısında duranların isimlerinde değişiklikler yapabilirsin.
Ama “sosyalist İslam” olmaz.
Aslında sosyalist gibi görünen münafıkların “sosyalist İslam”ı da olabilir, ama biz ondan söz etmiyoruz.
Bir ideoloji ve dünya görüşü olarak beslenme ve dayanma kaynakları olarak “sosyalist İslam” olmaz!
Eşitlik, hak-hukuk, emek gibi kavramlar üzerinden arada bir bağlantı kurarak sentez yapmaya niyetiniz varsa bu sizde bir “aşağılık kompleksi” olduğunu gösterir.
İslam bütün tonlardaki zulme karşıdır.
İslam, zayıf bırakılan, ezilen insanların haklarını almaları gerektiğini söyler.
Ama İslam tüm bu düşünce ve aktiviteleri kendi dinamiklerinden alır, kendi literatürüyle yorumlar.
İslam düşüncesinde dünya ve ahiret iç içedir ve her zaman birbirini etkiler.
İslam İslam’dır, sosyalizm de sosyalizm.
İslam, tevhide dayanır, Allah’ın varlığı ve birliğine imana dayanır.
İslam’ın ekonomisi de, ahlaki değerleri vaz etmesi de, topluma düzen vermesi de özgündür, fıtridir ve ilahi ölçülere dayanır.
Peki ya sosyalizm…
Allah’a değil insana dayanır.
Felsefi alt yapısı mateyalizmdir.
Komünizme geçiş aşamasıdır.
İnanmıyorsanız size kaynak göstereyim.
Dünyada sosyalistlerce en çok okunan/okutulan kitaplardan biri Leo Huberman’ın yazdığı “Sosyalizmin alfabesi” kitabıdır.
Kitapta “Sosyalizm ile komünizm arasında ne fark var?” sorusuna şu cevap verilir: “Komünizm, sosyalizmin bir üst aşamasıdır.”
Doksan yıllık uygulamalar da önümüzdedir.
Ortodoks komünizmden, sosyal demokrat sosyalizme kadar bütün tonların ortak karakteri materyalistlikleridir.
İslam sosyalizmi dalgasına kapılanların tek sorunu komplekse kapılmalarıdır.
Özgün olma çabasının, Che Guevera ismi ile özdeşleşen sosyalist halk devrimi romantizminin cazibesidir.
“Gençlik hevesi” der geçersiniz, ama tüm sakat ideolojiler gibi iddiaları mide bulandırıyor.
Kimi seçkin sahabeye “sosyalist” deme densizliğinden söz ediyorum.
Sakat ideolojinizle nereye istiyorsanız savrulun; ama İslam’ın tertemiz adını iğrenç ideolojinize perde yapmayın.
Buna hakkınız yok!
Sanırım bu kadar yeter. Lafı daha fazla oraya buraya çekiştirmenin anlamı yok!
Kimse kendini de milleti de kandırmasın.
“Kapitalist İslam”ın içinde kapitalizm, “Sosyalist İslam”ın içinde sosyalizm vardır.
Ama bu kavramların yanında da içinde de “İslam” yoktur.
Doğruhaber Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.